Üniversitenin ihale süreçlerini şeffaf yürütmediğini belirten Çelenk, üniversitenin bazı projelerinin eğitim ve öğretim amacından uzaklaşarak gelir elde etmeye yönelik uygulamalar içinde olduğunu söyledi.
“İhalelerde belirli firmalara avantaj sağlandı, üniversite kar amaçlı faaliyetler yürüttü”
Sayıştay’ın üniversite raporları tartışılmaya devam ediliyor. Dicle Üniversitesi Sayıştay raporunda üniversitenin mali yönetim ve denetim süreçlerinde ciddi eksiklikler bulunduğunu ortaya koydu. Raporda, döner sermaye gelirlerinin yanlış kullanıldığı, ihalelerde usulsüzlüklerin yapıldığı, muhasebe kayıtlarında hatalar olduğu ve personel alımlarında yetersizlikler bulunduğu belirtildi. Konuyu Meclis gündemine taşıyan Sevilay Çelenk, “Raporda, üniversitenin ihale süreçlerinde piyasa araştırması yapılmaksızın yaklaşık maliyetin üzerinde teklif veren firmaların doğrudan değerlendirme dışı bırakıldığı ve bu uygulamanın rekabeti engelleyerek belirli firmalara avantaj sağladığı belirtilmiştir. 2023 yılı içinde üniversitenin ihale süreçlerinde yaklaşık maliyetin üzerinde teklif veren firmaların değerlendirme dışı bırakıldığı kaç ihale tespit edilmiştir? Bu ihalelerde toplamda kaç firma teklif vermiştir?” diye sordu.
“İhaleler son beş yıl içinde hangi şirketlere verilmiştir?”
Kamu İhale Genel Kanunu’na aykırı olarak, yalnızca maliyetin üzerinde olduğu için tekliflerin dışlanmasının hukuka uygun olmadığını hatırlatan Çelenk, “İhaleler için piyasa fiyat araştırmalarının yapılmaması, alımların şeffaflığını azaltarak yolsuzluk riskini artırmaktadır. Üniversite bünyesindeki kantin, kafeterya ve benzeri işletmelerin ihaleleri, son beş yıl içinde hangi şirketlere verilmiştir? Bu ihaleleri toplamda kaç farklı şirket kazanmıştır?” dedi.
Bağışların muhasebe kayıtları hatalı tutuldu, işçilerin kıdem tazminatı karşılıkları ayrılmadı
Sayıştay raporunda, döner sermaye işletmesine yapılan bağışların muhasebe kayıtlarının hatalı tutulduğu ve maddi duran varlıkların ilgili hesaplara doğru şekilde aktarılmadığı belirtildi. Ayrıca, döner sermaye işletmesinde çalışan işçiler için kıdem tazminatı karşılıklarının ayrılmadığı ve bu eksikliğin mali bilançoları yanıltıcı hale getirerek çalışan haklarının ihlaline neden olduğu tespit edildi. İşçilerin kıdem tazminatı karşılıklarının ayrılmamasına tepki gösteren Çelenk, “2023 yılı itibariyle çalışan kaç işçi için kıdem tazminatı karşılığı ayrılmamıştır ve bu işçiler için birikmiş kıdem tazminatı yükümlülüğünün toplam tutarı nedir?” diye sordu.
Akademik kadronun yüzde 35’i boş
Raporda, eğitim faaliyetlerinde de sapmalar olduğu, üniversitenin bazı projelerinin eğitim ve öğretim amacından uzaklaşarak gelir elde etmeye yönelik uygulamalara dönüştüğü belirtildi. Bu sapmaların üniversitenin asli görevlerinden uzaklaşmasına yol açmasına neden olduğunu belirten Çelenk, üniversitenin akademik kadrosundaki boşluğa dikkat çekerek, “Dicle Üniversitesi'nin toplamda 2 bin 629 akademik kadrosu bulunduğu, bunlardan bin 698'inin dolu, 931'inin ise boş olduğu ve bu durumun üniversitenin akademik kadrosunda %35 oranında bir boşluğa işaret ettiği belirtilmiştir. Dicle Üniversitesi'nde 2023 yılı itibarıyla boş bulunan 931 akademik kadronun hangi fakültelerde ve hangi bölümlerde yoğunlaştığına dair kesin sayı ve dağılım nasıldır?” dedi.
