Bu yatırım, sadece Diyarbakır için değil, tüm Güneydoğu Anadolu Bölgesi için bir dönüm noktası niteliğinde.
Diyarbakır, coğrafi konumu ve potansiyeliyle her zaman yatırımcıların dikkatini çekmiş bir şehir. Ancak son yıllarda yaşanan gelişmeler, burayı daha da cazip hale getirdi. Saint-Gobain'in bu yatırımı, diğer yabancı yatırımcılar için de bir örnek teşkil edecek ve bölgeye daha fazla yatırımın gelmesini sağlayacaktır.
Diyarbakır Valisi Murat Zorluoğlu'nun da belirttiği gibi, şehir sanayileşme yolunda biraz geç kalmış olsa da, dinamik nüfusu ve güçlü girişimcilik ruhuyla bu eksikliği hızla kapatıyor. Saint-Gobain'in Diyarbakır'daki fabrikası, bu dönüşümün önemli bir göstergesi.
Bu fabrika, bölgede istihdam olanaklarını artıracak, üretimi canlandıracak ve ihracat rakamlarını yükseltecektir. Diyarbakır'ın ekonomisine önemli katkılar sağlayacak olan bu yatırım, aynı zamanda şehrin kalkınmasına da büyük katkı sağlayacaktır.
Saint-Gobain'in Diyarbakır'ı tercih etmesi, şehrin yatırım ortamının ne kadar güvenli ve cazip olduğunu bir kez daha ortaya koydu. Umarız bu yatırım, birçok yeni yatırımın önünü açar ve Diyarbakır, Türkiye'nin yükselen yıldızı olur.