CEGA ÖZEL

Diyarbakır'da bir zamanlar böyle hülleler yapılırdı

Abone Ol

Nazmi Kahraman

Diyarbakırlı, yıllar önce Dicle Nehri kenarında kurdukları hüllelerde zaman geçirirdi.

Ünlü seyyah Evliya Çelebi'nin Diyarbakır ile ilgili seyyahnamesinde yer alan anlatımlarına göre, ilkbaharda nehrin coşkunluğu normal bir akışa döndükten sonra zengin fakir fark etmeksizin tüm halk bahçelere inerdi.

Hemen hemen çoğu dedelerinden kendilerine kalan su kenarındaki yerlerine hülle denilen çadırlar/barakalar kurup bostanlarına kavun ve karpuz, çeşitli sebze ve çiçekler eker. Halk yılın 7 ayını burada geçirirdi.

Hevsel Bahçeleri ve Dicle Kıyısının o dönemler bir nevi karnaval alanı gibi kullanıldığını belirten Çelebi, bu süre zarfında herkesin gece gündüz şenlik içinde dost ve ahbabıyla eğlendiğini belirtiyor.

ÇAYDA ÇIRA

Bu şenliklerden birinin de ‘’Çayda Çıra’’ya çok benzer bir etkinlik olduğunu anlatan Çelebi, halkın her gece Şatt (nehir) sahilinde kandiller, fenerler, meşaleler, kokulu mumlar yaktıklarını kaydediyor.

Şatt üzerinde binlerce çeşit yağ ve balmumlarının tahtalar üzerine konulup bir taraftan bir tarafa akıtıldığını, bu şekilde gecenin karanlığının gündüz gibi aydınlandığını ve eğlencelerin sabahlara kadar devam ettiğini anlatır.

Bu etkinlik kimi araştırmacılar tarafından Çayda Çıraya benzetilir. Kentin yakın dönem tanıkları ise bu etkinliğe benzer olarak yaz akşamları Dicle Kıyısında kavun karpuz yendikten sonra kabuklarının içinde ateş yakılarak Dicle’ye bıraktıklarını anlatır.