Ancak, bu kararın ardında UNESCO'nun geçen yıl yaptığı ziyaret ve Uluslararası Anıtlar ve Sitler Konseyi (ICOMOS) tarafından hazırlanan kritik rapor var.
ICOMOS, Diyabakır'ın bütünlüğü, kültürel önemi ve tarihi kentsel dokusunun tehlike altında olduğunu belirterek, uyarıda bulunmuştu.
Geçen yıl Diyarbakır'a gerçekleştirdiği ziyaretin ardından ICOMOS, bölgenin kültürel zenginliklerini ve tarihî dokusunu inceledi ve rapor hazırladı;
Diyabakır ve Hevsel bahçeleri tehlikedeydi.
Bölgenin bütünlüğünün sarsıldığı ve kültürel mirasının korunmasının aciliyet arz ettiği ifade edilen rapor, UNESCO'nun Dünya Miras Merkezi ve danışma organı olan ICOMOS'un endişelerini yansıtıyordu.
Özellikle Hevsel bahçeleri, bölgenin doğal ve kültürel mirası açısından kritik bir öneme sahiptir.
Dokuz bin yıldır yaşamın kesintiye uğramadığı Diyarbakır'ın yıllarca sebze, meyve ihtiyacını karşılayan bu bahçeler, sadece biyolojik çeşitliliği değil, aynı zamanda bölgenin tarım ve su yönetimi geleneğini de yansıtmaktadır.
Diyarbakır, sadece Türkiye'nin değil, dünya kültür mirasının bir parçası olarak önem taşıyor. Bu nedenle, şehirde yapılan her plan değişikliği ulusal ve uluslararası düzeyde büyük bir ilgiyle takip ediliyor.
Unutulmamalıdır ki, bir şehir sadece bugünün değil, geleceğin mirasıdır. Bu süreçte alınacak her karar, bu mirası koruma ve gelecek kuşaklara aktarma sorumluluğuyla şekillenmelidir.
Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Meclisi'nin Uygulama İmar Planı Revizyonu kararıyla, tarım alanının büyütüldüğü ve 9 bin 560 dönümlük alanın ''tarım arazisine'' dönüştürüldüğü kaydediliyor.
Revizyon kararı yerinde bir karar ve Hevsel için hayati önem taşıyor. Ancak, önemli olan bu kararın kağıt üzerinde kalmayarak uygulanmasıdır.
Kararın uygulanmasıyla Hevsel Bahçeleri, Diyarbakır'ın kalbinde bir nefes alma alanı olarak yaşamaya devam edecek.