Döviz ve altın 'çıldırdı'...

Abone Ol

TL hemen hemen her gün değer kaybediyor. Altın, dolar, euro gibi yabancı paraların yükselişi durdurulamıyor. 'Çıldırdı' desek yerinde olur.

Altın ve dövizin yükselişi, hayat pahalılığının giderek derinleşmesi, alım gücünün giderek azalması, yaşamı gittikçe zorlaştırıyor. Öyle ki, küçük ortaklar da hayat pahalılığından şikayet eder oldular. 

Yani durum oldukça kötü. Herkes ekonomik durumun gittikçe kötüleştiğini görüyor, Ama nedense bizi yönetenler, ya bunun farkında değil; ya da söylenenlere kulak tıkıyor.

Bütçe açığı zamlarla kapatılmaya çalışılıyor, ama olmuyor. Ücretlerle ilgili artışlar daha ceplerimize girmeden eriyip gitti.

Daha önce denen ve yine kendisinden medet umulan Mehmet Şimşek ile Merkez Bankası'nın başına getirilen Hafize Gaye Erkan mi? Hiç sanmıyorum. Daha önceki yazımda da belirtmiştim. Bugüne kadar ekonomiyle ilgili sadece ''rasyonel zemine döneceğiz'' açıklaması dışında henüz ortaya bir şey konulmadı.

Türkiye daha önce de devalüasyon, hayat pahalılığı, ekonomik yavaşlama gibi durumlarla karşılaştı. Yakın tarihe baktığımızda bunları hep gördük ve yaşadık. Yani kısaca bunlar hemen hemen her iktidar döneminde yaşanıyor. Birileri bozuyor; birileri düzeltiyor. Yıllardır bir kısır döngünün içinde yaşıyoruz.

Peki ne olacak, kim durduracak bu hayat pahalılığını. 

Hayat pahalılığını durduracak olan gerçek anlamda demokrasi, çağa uygun bir anayasadır. Türkiye aslında yıllardır, tam anlamıyla demokratikleşemememin sıkıntısını yaşıyor. Ekonomik kriz de bana göre bunun yansımasıdır. 

Demokrasileri tüm kurum ve kuruluşlarıyla rayına oturmuş, modern hukuk sistemine sahip, çağdaş anayasa ile yönetilen ülkelerde bizde yaşandığı gibi derin yoksulluğa yol açan ekonomik krizler olmuyor. 

Türkiye refah seviyesi yüksek, derin yoksulluğa yol açan ciddi ekonomik krizler yaşamak istemiyorsa, çağdaş bir anayasa ve modern hukuk sistemini bir an önce rayına oturtması gerekir. Yani her şeyin şeffaf olduğu, denetim yapıldığı bir ülke olmasıyla ekonomik yönden toparlanabilir.

Yoksa bu kısır döngü devam edip gider.