Geçmişten günümüze Diyarbakır'da bakırcılık (4)

Diyarbakır da Leğenler: Diyarbakır leğeni düz dipli, silindirik gövdeli, geniş ağızlıdır.

Abone Ol


Dövme tekniğinde olup, süslemesi yoktur. Genel olarak leğenler iki amaç için yapılmıştır. Birincisi çamaşır yıkamak, ikincisi mutfaklar da hamur yoğurmak, pekmez ve salça kaynatmaktır. Yörede meşhur olan yiyecek çiğ köfte ve içli köfte leğenleri de oldukça fazladır. Çiğ köfte yoğurmak için de kullanılan leğenler bulunmakla birlikte, büyük leğenler büyük davetler için kullanılırken, küçük davetler içinse küçük leğenler tercih edilir. 

Diyarbakır leğeni düz dipli, silindirik gövdeli, geniş ağızlı, çiğ köfte leğenidir. Dövme tekniğinde olup, süslemesi yoktur. Çapı 50 cm., yüksekliği 20 santimdir.
 
Sahanlar: Çok derin olmayan, düz dipli, daire gövdesi olan, uç kenarları yayvan yemek kaplarıdır. Her yöreye göre isimleri farklıdır. Bunlar kirpikli, kertikli, çentikli, kirtikli, fırfırlı ve tırtırlıdır. 

Kapaklı ve kapaksız olmak üzere iki türü vardır. Araştırılan sahanlardan üç tanesi kapaklıdır. 
Kapaklı sahanlardan tabak kısmı kirpikli, üzerindeki kapak kısmı şeritler halinde birbirinden ayrılan süslemeleri görülmektedir. 

Tabağa oturan kısım, yarım dairelerin art arda sürdürülmesiyle oluşturulmuş tüm kapağı dolanır şekilde verilmiştir. Onun üzerinde çiçek motifleri, onun üzerinde yine yarım daireler sıralanmıştır. En üstte büyük çiçeklerle örülmüş motifler yine şeritler ve yarım daireler bulunur. Kapağı tutup kaldırmak için tutacağı vardır. Dövme bakırdan, kabartma tekniğinde yapılmıştır. Çapı 20 santimdir.
 
Yine kapaklı sahanlardan tornada çekme tekniğinde, delik işi olarak süslemesi yapılmıştır. Sırt sırta vermiş iki lale motifi belli aralıklarla yapılmıştır. Çapı 25 cm. olarak yapılmıştır. Kapaksız sahan ise dövme tekniğinde, kirpikli sahanlardandır. Çapı 35cm. olarak yapılmıştır. 

TASLAR

İçerisine sulu yemekler konulan, yuvarlak ve derin gövdeli kaplardır. Hoşaf tası, su tası, çorba tası, ayran tası olarak Kullanılmaktadırlar. Yöreye göre farklı isimlerle anılmaktadırlar. Badiye, çınık, sükre, üsküre, uskura, beden, badıya bunlardan bazılarıdır (Koşay, 1957). 

İncelenen taslardan birincisi alçak kaideli, oval karınlı, gövde kaideden itibaren genişlemekte ağzı kıvrımlı bir tastır. Dövme tekniğinde süslemesiz olarak yapılmıştır. Taban 5 cm çapında., 18 cm. ağız kısmı, yüksekliği ise 10 santimdir. 

İkinci incelenen tas ise yöreye ait yemeğin malzemeleri, tas’ın içerisine konulup, bir kap içerisine ters çevrilerek pişirme işlemi gerçekleştirilir. Bunun içinde yapılan yemeğe taskebabı denir. Bu tas sunum amaçlı değil, pişirme amaçlı olup dövme tekniğinde yapılmış, süslemesinde ise kazıma tekniğinde çarkıfeleği andıran motifler gövdede sırasıyla dolandırılmıştır. Taban çapı 5 cm., ağız çapı 12 cm., yüksekliği ise 18 santimdir. 

Lengerler: Geniş daire gövdeli, ağızdan tabana doğru daralan, yayvan, derinliği fazla olmayan bir kaptır. İçerisine pilav ve makarna gibi susuz yemekler konulup, sunum amaçlı kullanılmaktadır. 

LENGERİ

Lengeri, ilenger, tabansıra gibi isimlerle anılmakla birlikte Diyarbakır yöresinde mertabani ismiyle de anılır (Koşay, 1957). Çapları 30-36 cm arasında değişmektedir. Dövme tekniğinde kazıma usulüyle yapılmıştır. Belli aralıklarla lale, nar ve salbek motifleri görülmektedir. Çapı 35 santimdir.
 
Tencere: Yemek pişirmek için kulplu veya kulpsuz yapılan kaptır. Form olarak düz zeminli veya yuvarlak zeminli, silindirik gövdeli ve derindirler. Çapı 30 cm., yüksekliği ise 22 santimdir.

Farklı yörelerde kuşgana, kuşene, guşene, kuşane, çalpara, harama, harana, hereni olarak adlandırılmaktadır (Koşay, 1957). 

Sini: Üzerine yemek tabakları konularak aynı anda çok fazla kişinin yemek yiyebileceği geniş, ağız kısımları hafifçe yükseltilmiş, büyük boyutlu servis, sunum ve taşıma amaçlı kaplardır. (Karpuz, 1996)

Yemek sinisi daha küçük olup, divan sinisi ve meydan sinisi olarak bilinen büyük boyutlu sinilerde vardır. yemek sinisi dövme tekniğiyle yapılır. Süslemesi kazıma usulüdür. Süslemenin asıl bölümü olan göbek kısmında altı kollu yıldız (Mührü Süleyman) tam merkezdedir. Baklava dilimli altı kollu yıldız etrafında çintemani ve onun etrafında da mührü Süleyman vardır. Motifler daha sonra bordürler içerisinde verilmiş yarım dairelerden sonra güneşi andıran bordür ve balıkların sıralandığı bordür ve son olarak yarım dairelerin sıralanışı ile hayat ağacı belli aralıklarla verilmiştir. 

SAÇ KAVURMA TAVALARI

Üzerinde kavurma yapılan pişirme amaçlı tavalar, yayvan, daire gövdeli, geniş ve fazla derin olmayan kaplardır. Yörede oldukça fazla kullanılır. kapaksız, yayvan, fazla derin olmayan, daire gövdeli, kulpsuz tava dövme tekniğinde, çekiç usulü darbelerle süslemesi yapılmıştır. 

Kapaklı Tavalar; yayvan, daire gövdeli, kulplu kavurma tavasıdır. Dövme tekniğinde yapılmış torna tezgahında düzleştirilmiştir. Şemse motifi ve karşılıklı rumilerin belli aralıklarla dizilerek kazıma tekniğinde yapılmıştır. 

Şemsenin içinde rumi ve palmetlerden oluşan bitkisel bezeme görülmektedir. Kapak tutacağı ve kulp lehimlenerek yapılmıştır. Çapları 40-50 cm. arasında değişmektedirler. 

Şire Tavası: Tatlı üzerine şerbet kaynatmak, yağ eritmek için yapılmış kaplardır. Tava kısmı fazla derin olmayan, silindirik, tabandan ağza doğru hafif genişler şekildedir. Kulp kısmı kalın yapılmış perçinle birleştirilmiştir. Dövme tekniğinde ve süslemesiz olarak yapılmıştır. Çapı 15 cm., yüksekliği 12 cm., kulp uzunluğu 28 santimdir.
 
Künefe Tepsisi: Küçük boyutlarda, porsiyonluk olarak yapılmış, silindirik gövdeli, ağız kısmı geniş kaplardır. Pişirme ve sunum amaçlıdır. Çapı 18 santimdir.
 
Mırra Cezvesi: Yöreye özgü olup kahve pişirmede kullanılmaktadır. Gagası uzun, tabanından gövdeye doğru şişkince gövde üzerinden ağıza doğru genişler şekildedir. Kapak kısmı tutacağı iki boğumdan oluşmakta ve uzun tutulmuştur. Tornada çekme tekniğinde yapılmış, üzerinde kazıma ve  çökertme uygulanmıştır. Yaprak motiflerinin yaprakları çökertme, yaprakların damarları ise kazıma tekniğinde yapılmıştır. Üzerinde çiçek ve yapraklardan oluşan süslemesi görülmektedir. Kulp perçinle birleştirilmiştir. Yüksekliği 25 cm, gaga kısmı 12 santimdir.
 
Sac Ayağı: Üçayak olarak da bilinir. Ayakların ortasında bulunan tablaya mum vb. ısıtıcı öğeler konularak çaydanlıktaki çayın ve kaplardaki yiyeceklerin soğumasını önlemek için yapılmıştır. Tornada çekme yapım tekniğinde oluşturulmuş, gövdesinde üç bordür halinde ve ayaklarında kazıma tekniğinde süslemeleri bulunur. En geniş olan bordür de rumilerin iç içe geçmesiyle oluşturulmuş süsleme, iki küçük bordürde ise birbirinden farklı zincir bordürler yapılmıştır. Yine ayaklar üzerinde rumi, palmet motifleri işlenmiştir. Ayaklar gövdeye perçinle birleştirilmiştir. Yüksekliği 27 cm., ayak yüksekliği 15 cm., sac kısmı 12 santimdir.

Kaynak :  Erciyes Akademi-(Emine KIZILASLAN ERCİYES AKADEMİ), (Karpuz, 1996; Kızılaslan, 2013, | 1447 | Diyarbakır Bakırcılığı ve Diyarbakır Bakırcılar Çarşısı’ndaki Muhtelif Bakır Örnekleri ERCİYES AKADEMİ)