İnsan yaşamında her şey birbirine bağlıdır. Her aşama çarkın bir dişlisidir.
Maalesef ülkemizde yaşayanlar için hemen hemen bütün alanlarda çark bozulmuş, işler yürümüyor, insanlar giderek daha da sıkıntı yaşıyor.
Uluslararası istatistikler değil, devletin yaptığı istatistikler bile ülkenin ne durumda olduğunu gözler önüne seriyor.
Örneğin, geçmişte orta direk olarak tabir edilen, kendi geçimini sağlayan kesim hemen hemen yok oldu.
Ülkede zengin giderek zenginleşiyor, yani milyoner sayısı artıyor, bunun yanında yoksulluk giderek artıyor.
Fabrikalar kapanıyor ya da özelleşme adı altında satılıyor.
Esnaflar, şirketler kapanıyor. Nitekim buna bağlı olarak işsizlik de her yıl giderek artıyor.
Bu kadar sorunun üzerine bir de deprem felaketiyle karşı karşıya kaldık. Oradaki binlerce insan işini kaybetti. Esnaflar, iş yeri sahipleri, çiftçiler ne yapacaklarını kara kara düşünüyor.
TÜİK son işsizlik rakamları açıklamasında bu sayının düştüğünü söylese de sokakta bunun karşılığının olmadığını hepimiz görüyoruz.
Peki, bunun yanında israf ne durumdadır?
İsraf da almış başını gidiyor.
İnsanlar geçim sıkıntısı içerisinde olurken, üst düzeyde yaşamını sürdüren, sözüm ona bizlerin hakkını savunmak için seçtiğimiz insanlar daha da lüks yaşam içerisine giriyor.
Memur, işçi, esnaf, çiftçi, emekli, dul ve yetim yaşam mücadelesi verirken, genç üniversite mezunları iş bulamazken, bu lüks yaşamı Allah kabul eder mi? Etmemesi gerekir.
Bu insanların hakkı bir gün alınacaktır. Buna inanıyorum.
Sağlıklı günler dilerim.
Hoşça kalın…