Magazin

Kızıl Goncalar'ın Sadi Hüdayi Efendisi, Diyarbakır’lı Erkan Avcı'dan samimi itiraflar

Abone Ol

Diyarbakır’ın tozlu sokaklarından, televizyon ekranlarının parlayan yıldızına; Erkan Avcı, ‘Kızıl Goncalar’ dizisindeki ‘Sadi Hüdayi’ karakteriyle gönülleri fethetti. Avcı, NTV’de Mümtaz Taylan’ın sunduğu ‘Mümtaz Taylan ile Empati’ programında, 90’lı yılların karanlık günlerini ve tiyatro ile başlayan sanat yolculuğunu anlattı.

Türk televizyonlarının sevilen yüzü Erkan Avcı, ‘Kızıl Goncalar’ dizisindeki ‘Sadi Hüdayi’ karakteriyle son dönemlerin en çok konuşulan isimlerinden biri haline geldi. Avcı, programda, Yeşilçam’ın kötü adamı 'Hayati Hamzaoğlu’ndan, Türkiye’nin ilk banka soyguncusu Necdet Elmas’a kadar birçok karakterle ‘empati’ kurarak, izleyicilere unutulmaz bir yolculuk sundu.

"RUTİNİ BOZUNCA KARŞINIZA ÇIKARLAR"

Mümtaz Taylan hikayenin içinde oyuncuyu 68’li yıllara götürdü. "Yeşilçam’ın kabuk değiştirdiği, toplumcu gerçekçi filmlerin yılları. ‘Yılmaz Güney ile çalışıyorsun. Çektiğiniz filmler sorgulanıyor, yargılanıyorsunuz, ödüller de geliyor. 'En İyi Yardımı Erkek Oyuncu' ödülünü alıyorsun. Bir yanda sorgulanmak diğer yanda, ödüllendirilmek. Sence doğru yolda mısın?". Erkan Avcı o yıllarda ve o filmlerdedir artık: "Kesinlikle doğru yoldayım. Çünkü toplumsal ve derdi olan filmler yaptığınızda muhakkak, karşınızda birileri olacak ki siz de sağlamasını yapabilin. Rutini bozmaya kalktığınızda, her zaman karşınızda birini görürsünüz. Bu filmlerin içinde olmaktan gururluyum."

ÜNLÜ SOYGUNCUNUN HAYATINDA OLMAK

İkinci ‘empati kurulan hayat’, bizim kuşak bilir, Türkiye’nin ilk banka soyguncusu Necdet Elmas oldu. Yaşamı yanı sıra yakalandıktan sonra mahkemede yaptığı konuşma, "Çok etkilendim kendisinden. Kesinlikle filmi yapılmalıdır" dedi Erkan Avcı. Mümtaz Taylan "Bundan sonra olur" diye ekledi. Aslında bir proje vardı. Ben de onu yazmıştım.

NECDET ELMAS HAYATI DİZİ PROJESİ

Ay Yapım’ın böyle bir projesi var. "Ay Yapım cephesi, Necdet Elmas'ın hayatını dizi yapmak için harekete geçtiklerini ve (oğlundan) bu konuda izin aldıklarını söyledi. Diziyi dijital platform için düşünüyorlar." diye yazmıştım. Belki bu satırlardan sonra tekrar gündeme gelir.

PESİMİST EDEBİYATI

Programın hikayeden sıyrılıp konuğun kendi hikayesine geçilen bölümde, "Pesimist edebiyatı çok seven bir Erkan Avcı gördük. Hayata bakışı da öyleydi "Yokuş aşağı gidiyoruz" diyordu. Peki kimlerdi bu yazarlar? Tezer Özlü, Yusuf Atılgan , Sadık Hidayet isimlerini veriyordu.

BARUT NECDET UNUTULMADI

"Herkes seni Karadayı’daki Barut Necdet’ten tanıyor" diye konuya girdi Mümtaz Taylan. Dikkatimi çeken, Erkan Avcı’nın kendi rolünü anlatırken önceliği bu karakteri yaratan isimlere vermesi oldu: "Çok iyiydik. Sema Ergenekon ve Eylem Canpolat yazıyordu. İnanılmaz dantel gibi yazıyorlardı gerçekten. Mafya babasını yıkayan hamamcı olarak başladım diziye. Sonra İstanbul Barut Necdet’e kaldı". "Bu rol nasıl gelmişti?". Yönetmen Cem Karcı’nın  deneme çekimine gider oyuncu. "Deneme çekiminden çıktığım zaman biliyordum" diyor Erkan Avcı: "Bu rol benim. Hatta orada söyledim de çıktıktan sonra...". Burada yine dikkat ettim, yönetmene saygı ön plandaydı. "Çok rahat ettirdi beni çekerken" dedi… Peki oynadığı etkilendiği başka dizi karakterleri hangisiydi?

ATEİST NİKOLA

 Erkan Avcı’nın unutmadığı karakterlerden biri, ‘Kuruluş Osman’daki Nikola karakteri. ‘Heykeltraş , ateist, ve savaşçı... 'Üç dört topu çevirebilen, mizahi bir karakter' diye tasvir etti. Osman’ın onu öldürdüğü sahneyi hatırladım. Yumruklar, kafayı taş duvarlar çarpma vs… Biraz abartılı bir sahneydi.

 ETO ROLÜ İÇ İN HANGİ KİTABI OKUDU

 Oyuncunun unutamadığı diğer bir rol ‘Çukur’daki Çeto karakteri. Yine Erkan Avcı bu başarının mimarı olarak senaristi gördü. "Gerçekten çok derinlikli yazılmıştı" diyor. Burada sevgili Gökhan Horzum’u hatırlayalım bir kere daha. Dizinin yayınlandığı zaman diliminde kendisi ile yapılan bir söyleşide bu rolden etkilendiği belli oluyor oyuncunun, "İç dünyasına hayran kaldığım ve bazen ondan beslendiğimi söyleyebilirim" demiş. 'Sıra dışı en uygun kelime' diye de eklemiş. Bir ayrıntı verdi dikkatimi çeken, "Hadım Edilme Kompleksi kitapları okudum" cümlesiydi. Muhtemel Erkan Avcı, Andre Green’in aynı adlı kitabını okumuştu bu rolü için.  

FAİLİ MEÇHUL YILLARI

‘Beyaz Toros’ yılları olarak da anılıyor, 90’lı yıllar Güneydoğu’da. "Her şeyin gri ve karanlık olduğu dönem" diyor oyuncu. Kendisi 21 yaşına kadar Diyarbakır’da yaşadı. Ve ilk oyunculuk deneyimlerini bu kentte aldı: "Tiyatro nefes aldığımız büyük bir yerdi."

AŞKIN TARİFİ VE EVLİLİK

Unutamadığı ilk aşkı ilkokulda. "Gerçek aşktı" diyor. Yıllar sonra Diyarbakır’da karşılaşmışlar. "Bir anda o günlere gittik sonra silindi" diyor. Bir tanımı da var çok anlamlı: "Bir nevi kimya ki alimi yoktur. Tecrübe ettikçe biriken cahilliktir". Dostluklar ve arkadaşlar geçmişten bugüne hala yaşayan, öyle cümlede anlattık ki benim de "İşte buydu" dediğim: "İnsan bir yaştan sonra şahitlerini arıyor".  Geçmiş, yaş aldıkça, kopmaz bir bağ ile size bağlanıyor. Her bir an sizin bugüne şahidiniz gibi… Bugüne kadar evliliği düşünmemiş. "Artık istiyorum bir yol arkadaşı" dedi. "Annem de mahalle bekçisi" diye de ekledi.