Padişaha gönderilen karpuzlar (2)

Abone Ol

Diyarbakır karpuzunun 5 çeşidi bulunuyor.
1 – Sürme Çeşidi: 
2 – Pembe Çeşidi: 
3 – Ferik Çeşidi: 
4 – Siyah (Kara Kış) Karpuz çeşidi
5 – Beyaz (Beyaz kış) Karpuz çeşidi: 

Diyarbakır Karpuzu çift tırnaklı hayvanların gübresi ve güvercin gübresiyle yetiştirilir. Güvercin gübresi Boranhanelerden (güvercin kümesleri) temin edilirdi. Boranhaneleri sonraki yazılarımda anlatacağım.

Diyarbakır Karpuzunun özellikleri: 

Citrullus, lanatus türüne ait olan ve irilikleri itibariyle dünyaca meşhur olan Diyarbakır Karpuzları yuvarlak–oval, beyzi alacalı karpuzlar sınıfına girmektedir. Bunlar arasında özellikle Sürme, Pembe ve Ferik adları ile tanınan çeşitler yaygın olarak yetiştirilmektedir.

1 – Sürme Çeşidi: Diyarbakır Karpuzları arasında en iri olan çeşittir. Kabuk renkleri, koyu yeşil üzerinde uzunlamasına geniş dilimler halinde çizgilidir. Kırmızı renkte olan eti oldukça tatlıdır. Fakat biraz fazla olgunluk halinde tamamen lifli bir hal almaktadır. Kabuğu kalın ve dayanıklı olduğundan hem nakliyat hem de uzun süreli muhafazaya oldukça elverişlidir. 

Tipik yetiştirme usulü ile yetiştirildiğinde 50 – 60 kilo hatta 75 kilo kadar iri meyveler elde edilebilmektedir. Bir karpuzun tümünün yenmesi hemen hemen imkansız olduğundan çoğunlukla dilimler halinde satılmaktadır. Çekirdekleri yörede yetiştirilen diğer yerli çeşitlere nazaran iri ve siyahtır. Karpuzun  Sürme Çeşidi  “Sürme hırsızı”  adıyla da anılmaktadır. 

Sürme Karpuzu için 2 metre Kuyu Açılıyor

Yurtdışına, il dışına hediyelik olarak göndermek veya yarışmalara katılmak için yetiştirilen Sürme Karpuz türü için ilkbaharda Dicle Nehri kıyısındaki kumsal alanlarda iki metre çapında kuyular açılıyor ve tohumlar buralara ekiliyor. 

2 – Pembe Çeşidi: Kabuğu parlak yeşil üzerine koyu yeşil renkli çizgilerle uzunlamasına çizgilidir. Kabuğu 1.5 cm. kadar kalındır. Eti pembeye yakın açık kırmızı renktedir. Bundan dolayı pembe karpuz adını almıştır. Eti hafifçe lifli olmasına rağmen oldukça tatlıdır. Çekirdekleri küçük ve siyah renktedir. Ortalama ağırlık 23 – 30 kilo arasındadır.

Diyarbakır Karpuzunun En Tatlısı Pembe Türüdür. Genellile lokantaların tercih ettiği ve oldukça tatlı olan bu tür yemekten hemen sonra tüketilmektedir.

3 – Ferik Çeşidi: Şekil ve kabuk özellikleri itibari ile sürme çeşidine benzer. Fakat meyveleri daha küçüktür. Ortalama meyve iriliği 8 – 15 kg arasındadır. Eti daha kırmızı renklidir. Çekirdekleri siyah bezen de sarı olabilir. Misafirler için Ferik türü yetiştiriliyor. Bu tür, daha kırmızıdır.

4 – Siyah (Kara Kış) Karpuzu: Ağırlığı 5 – 20 kg arasındadır. Çekirdeği siyahtır. Yörede “siyah kışlık karpuz” adıyla anılmaktadır. Hasattan sonra kış aylarında bahara kadar depo şartlarında muhafaza edilmektedir. Bu çeşit artık yetiştirilmemektedir. Bu nedenle tohumu da bulunmamaktadır. Bu durum beyaz kabuklu kışlık karpuz için de geçerlidir. Bu da gösteriyor ki korunmaya alınmadığında ıslah materyali olabilecek birçok Diyarbakır Karpuz çeşidi kaybolmaya mahkûmdur.

5 – Beyaz (Beyaz kış) Karpuzu: Kara karpuz gibi bu çeşit de kış ayları sonuna kadar saklanabilmektedir. Kabuk rengi hariç tüm özellikleri “kara kış karpuzu” gibidir.

Hasattan sonra bahara kadar bozulmayan karpuzun Siyah - Beyaz türünü ise çiftçiler kış mevsiminde tüketmek için üretiyor. Sürme türünden sonra en çok bu tür üretiliyor. Ancak karpuzun bu türünü çok az sayıda çiftçi yetiştiriyor.

Diyarbakır Karpuzu Hibrit Karpuzla Rekabet Edemedi

Daha sonra bölgeye giren Hibrit Harpuz çeşitleriyle Diyarbakır Karpuzu rekabet edemedi. Buna ticari zihniyetleşme de eklenince çiftçiler Diyarbakır Karpuzuyla yeterince ilgilenmemeye başladı. Böylece Diyarbakır karpuzunun nesli gittikçe dejenere oldu, eski lezzet ve iriliğini yitirdi. Bırakın 30 – 35 kg’lık Diyarbakır karpuzunu 25 kg’lığı bile bulunamaz duruma gelindi. 

Festivallerle Canlandırılmaya Çalışıldı

Diyarbakır Karpuzunu yeniden canlandırmak için ilk defa 1968 yılında düzenlenen karpuz festivali ile konuya el atılmış, üretici teşvik edilmek istenmişse de festivaller düzenli olarak sürdürülmemiştir. 1982 yılında konuya tekrar el atılmış, 1985 yılına kadar bu festivaller düzenli olarak tekrarlanmış ve en iri Diyarbakır karpuzu yetiştiren üreticiler ödüllendirilmiştir. 

Karpuz yarışması ve festivaller sayesinde günümüzde 40 – 45 – 50 kg’lık Diyarbakır Karpuzu yetiştirilmeye başlandı. Ne yazık ki hala bu konuda bilimsel bir çalışma yapılmadı. Vakit kaybetmeden bilimsel çalışmalar yapılmalıdır diye düşünüyorum.  Bu konuda Dicle Üniversitesi Ziraat fakültesine büyük görev düşüyor.

DEVAM EDECEK