Genel

Tanrıkulu: Yenidoğan Çetesi denilen bir çeteyle karşı karşıya kaldık

TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Başkanvekili ve CHP Diyarbakır Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, Yenidoğan bebeklerin öldürülmesine ilişkin Çetesi “Hiçkimse Güvende Değil! bebekler, çocuklar, kadınlar, hiçbirimiz güvende değiliz!” yorumu yaptı.

Abone Ol

Yenidoğan bebek ölümlerine ilişkin konuşan CHP Diyarbakır Milletvekili Tanrıkulu, “Bu nasıl bir insanlık halidir? Bu nasıl bir çürümüşlüktür ki, yeni doğan bebekler üzerinden yani bir ölüm planlanır, rant peşinde koşulur ve bunların içerisinde doktorlar, başhekimler, profesörler, eski siyasetçiler, hemşireler;  herkesin onlardan sağlık beklediği, herkesin onlara canını emanet ettiği insanlar bir ölüm iş birliği içerisinde paranın peşinde koşarlar” dedi.

'Her gün yeni bir skandal, her gün yeni bir ölüm, her gün kötü haberler...’

CHP Diyarbakır Milletvekili Tanrıkulu, yenidoğan bebek ölümlerine ilişkin şu ifadeleri kullandı: “Narin olayı daha anlatılamadı ve şimdi Yenidoğan Çetesi denilen bir çeteyle karşı karşıya kaldık ve inanılmaz gerçekten insan hafızasının, vicdanının, aklının kabul etmediği bir organize suç örgütüyle karşı karşıya kaldık.

Bu nasıl bir insanlık halidir? Bu nasıl bir çürümüşlüktür ki, yeni doğan bebekler üzerinden yani bir ölüm planlanır, rant peşinde koşulur ve bunların içerisinde doktorlar, başhekimler, profesörler, eski siyasetçiler, hemşireler;  herkesin onlardan sağlık beklediği, herkesin onlara canını emanet ettiği insanlar bir ölüm iş birliği içerisinde paranın peşinde koşarlar. Ve Devlet, Hükümet, Müdürlük bu işe sessiz kalır... Savcılar baskı altına alınmaya çalışılır, tehdit edilir ve İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü kendisine geçtiğimiz yılın Mayıs ayında yapılan ihbarı görmezden gelir. CİMER'e giden ihbar iki ay sonra Sağlık Müdürlüğüne gider. Sağlık Müdürlüğünün bir soruşturma yapıp yapmadığı belli değil ama bu zamana kadar yapmamış. O Sağlık Müdürü üstelik gelir Sağlık Bakanı olur.

Bir iktidarın bir ülkeyi nasıl çürüttüğünü ancak böyle görebiliriz,  yeni doğan bebeklerin ölümü üzerinden görebiliriz. Kaybolan Narin'in cesedine 19 gün bir köy alanı içerisinde ulaşılmamasından görürüz.

O yüzden yurttaşlarımız, kadınlarımız, çocuklarımız, bebeklerimiz güvende değil. Hiç kimse güvende değil! Sokağa çıktığımız zaman başımıza ne geleceğini bilmiyoruz!

Kardeşim bu Devlet niçin var? Eğitim için var. Sağlık için var. Güvenlik için var. Adalet için var. Bunlar var mı? Yok. İnsanlar yoksul. İnsanlar zulüm altında ve hiç kimse güvende değil. Cezaevinde güvende değil, hastanede güvende değil, sokakta güvende değil, iş yerinde güvende değil, Mecliste güvende değil, Mecliste! Meclisin içinde güvende değil. Tek yapılacak bir iş var: BU İKTİDARIN DEĞİSMESİ!'”