Görkemli Geçmişin Tanığı Mar Toma Süryani Katedrali (Diyarbakır Ulu Cami). Sadece Diyarbakır’ın değil Anadolu’nun en eski camisi olarak gösterilen Süryani mimarisi ile dolu 5 bin yıllık antik kentin sahip olduğu en büyük yapıtlardan olan Ulu Cami tüm görkemiyle geçmişi günümüze hala yansıtmaktadır.
Süryani şehirciliğinin en eski örneklerinden Diyarbakır (5000 yıllık Süryanice adıyla Omid /Amid) birçok değerli esere sahiptir. Bu antik kent coğrafi konumu, iklimi, sağlam alt yapısı ve Tanrı’nın bahşettiği bereketleriyle gerçekten ayrıcalıklıdır.
Mezopotamya medeniyetine ev sahipliği yapmış, geçmişte bu yüksek kültürü barındıran bu kenti, binlerce yıldır hala ayakta kalan, Süryani taş ustalarının elinden çıkmış, 5700 metre uzunluğuyla bir şehri çevreleyen ve bu özelliğiyle en sağlam ve dünyanın en uzun surları korumaktadır.
Yöreye özgü siyah kesme bazalt taşlarıyla örülü bu kente surlardan girmek için de 4 kapı bulunuyor.
Bunlar: Kuzeyde Dağkapı (Harput Kapı), güneybatıda Mardin Kapı, batıda Urfa Kapı, ve doğuda Yeni Kapı’dır. Bunların dışında Cumhuriyet döneminde açılan 3 kapı da bulunmaktadır.
Diyarbakır’daki birçok eser gibi (Meryem Ana Süryani Kadim Kilisesi, surlar ve daha niceleri) Mor Toma Kilisesi’nin de tarihi milattan öncelere dayanmaktadır. Müjde için bölgeye havari Mor Toma’nın kardeşi müjdeci Mor Aday gelir. Diyarbakır o dönemlerde Urfa (Abgar) Krallığı’nın hüküm sürdüğü bölge içinde kalmaktadır.
Putperestlikten Kiliseye ve Camiye…
Hz.İsa Mesih’e gönderdiği heyet ve mektup aracılığıyla Hıristiyanlığı ilk kabul eden, kral V. Kara Abgar ile birlikte halk da bu inancı benimsemiş ve sonrasında putperestlikten kalma bazı mabetlerin üzerine kilise ve manastırlar inşa edilmiştir. Diyarbakır’ın tam ortasında bulunan Mor Toma Katedrali gibi...
Müslüman Arapların Diyarbakır’ı fethetmesiyle Mar Toma Kilisesi (Diyarbakırîn kent merkezindeki en büyük kilise) camiye dönüştürülür ve bu cami Ulu Camidir..
Mor Toma Katedrali'nin İç Cephesi
M.Ö. Tapınak olduğu çeşitli kaynaklarda geçen, Hıristiyanlıkla beraber çeşitli ilavelerle kiliseye dönüştürülen ve şehrin en büyük mabedi konumundaki Mor Toma Katedrali o dönemlerde Diyarbakır’daki Süryani nüfusunun ne kadar yoğun olduğu hakkında bize fikir vermektedir.
M.S. 639 yılında önce bir kısmı, daha sonra tamamı camiye çevrilerek Selçuklular, Artuklular, Akkoyunlular ve Osmanlılar döneminde yapılan ilavelerle Ulu Cami bugünkü halini almıştır.
Anadolu’nun en eski camisi ünvanına sahip olan Diyarbakır Ulu Cami Müslümanlarca kutsal kabul edilen beş yerden birisidir. Mimari açıdan bir benzeri de Şam’da bulunan ve eskiden Mor Yuhanna Kilisesi olan Emevi Camisi’dir. Dikdörtgen şeklindeki yapısıyla diğer özgün camilerden farklılık teşkil eden yapıdaki sert karakterli yöre taşlarının dantel gibi işlenmesi, kusursuz bezemeleri, sütunları, mimari kurgusu, Hıristiyanlığın sembollerinden olan ve kiliselerde bulunan üzüm ve asma motifleri, eski dönemlerin bir yansıması olarak karşımıza çıkarak, hayranlık uyandırmaktadır.
İç cephe halen asma ve haç motiflerini barındırmaktadır
M.S. 1046 yılındaki kayıtlara göre yapının 200’den fazla tek parçalı sütunları ve bunları birbirlerine bağlayan üç katlı kemerler dizisinden bahsedilmektedir.
M.S. 1091’de Büyük Selçuklu Sultanı Melikşah zamanında onarılan yapının M.S. 1115’te büyük bir yangın ve deprem geçirdiği ve 200’den fazla sütun ve üzerindeki kemerlerin yıkıldığı daha sonra tekrar onarıldığı yazılı kaynaklardan öğrenmekteyiz. Bugün dahi yapıtın etrafındaki boşluklar önceden başka bölümlerin var olduğunu göstermektedir.
Sadece Diyarbakır’ın değil Anadolu’nun en eski camisi olarak gösterilen Süryani mimarisi ile dolu 5000 yıllık antik kentin sahip olduğu en büyük yapıtlardan biridir Ulu Cami…
SEÇİLMİŞ KAYNAKÇA:
* Türk Süryaniler tarihi H. Aziz Günel, Diyarbakır 1970
* Voyages Archeologiques Dans La turquie Orientale, Albert Gabriel Paris 1940
* Diyarbakır: Müze Şehir, Dr. Şevket Beysanoğlu, M. Sabri Koz, Emin Nedret İşli; İstanbul 1999
* Diyarbakır Kiliseleri; Orhan Cezmi Tuncer; Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Sanat Yayınları, 2002
* İlimiz Diyarbakır; Dr. Münir Erten, Kare Yayınları, 2003 İstanbul
* Anıtları ve Kitabeleri ile Diyarbakır Tarihi; Şevket Beysanoğlu, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Sanat Yayınları, 2001
* Fotoğraflarla Diyarbakır; Adil Tekin, Diyarbakır 1964
* Diyarbakır Camileri; Orhan Cezmi Tuncer; Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Sanat Yayınları, 1996
* Bir zamanlar Diyarbakır, Nezih Başgelen, Arkeoloji Ve Sanat yayınları İst 2000
* Gezi-Travel Ocak 2003
* Atlas dergisi; Kasım 2002
(DEVAM EDECEK)