SES Genel Başkanı Ayhan Bilgen ve arkadaşları Toplumsal Mutabakat Derneği’ni (TMD) ziyaret etti.
TMD Genel Başkanı Mahmut Şimşek, “SES Genel Başkanı Ayhan Bilgen ve arkadaşları yeni sürece omuz veren bir ekip. Yeni ve sivil düşünce yapılanmasını savunan bir parti” diye belirtti.
Devlet Bahçeli'nin çıkışı ile ülkenin yaşamında ve siyasetinde öne çıkarak gündemleşen Kürt sorunu partilerin STK'larla diyaloğunu da hızlandırmaya başladığını ifade eden Şimşek, SES Partisinin ziyaretinden duyduğu memnuniyeti dile getirdi.
Son yıllarda susan STK'lar, arasında bağımsız ve sivil düşünce anlayışı ile Sivil Omundsmanlık Platformu (SOP) arayışını seslendirmekle dikkati çeken ve Genel Merkezi Diyarbakır'da bulunan Toplumsal Mutabakat Derneği TMD'yi ziyaret etti.
Ses Partisi Genel Başkanı Ayhan Bilgen ve Genel Başkan Yardımcısı Vakkas Cebe, Teşkilatlanma Genel Başkanı Atıf Özbey, İl Başkanı Zülküf Adıyaman ve MYK üyesi Yusuf Karayılan'dan oluşan SES partisi heyetini TMD Genel Başkanı Mahmut Şimşek ve kalabalık bir TMD'li grup karşıladı.
Sohbette Bilgenin "Yeni sürecin tabandan yani STK'ların ve diğer sivil örgütlerin bir araya gelmesi, siyasi partileri etkiler, doğru yola getirir kanaatindeyim. Bu anlamda sivil düşüncesini beğendiğim, misafiri olduğumuz sizlere, Toplumsal Mutabakat Derneği'ne ve diğer STK'lara hayli değerli görevler düşmektedir. Sizi izliyoruz. Bugün de dinlemek istedik" dedi.
“Yeni sürece Kürt Sorunu olarak değil, Kürd Demokratik Hakları olarak bakmalı”
TMD Genel Başkanı Şimşek ise, "Sayın Bilgen ve arkadaşları hoş geldiniz. Dediğiniz gibi Sayın Bahçeli'nin artık yeter diyen ısrarlı açıklamaları STK, DKK, vakıf ve kanaat insanlarının, tüm vatandaşların yalnız sözle değerlendirmemeleri, seyretmemeleri gerekir. Türkiye genelinde ortak yol işaretleri için genel bir Toplumsal mutabakat şarttır. Biz TMD olarak, Sayın Bahçeli'nin projesini siyaseten bir Uzay Çatı projesi olarak değerlendiriyoruz. Bu projeyi olgunlukla anlamak, tartışmak ve yaşam bulmasını sağlamak için sokağı ve elbette Kürt tabanına okumak ve anlatmak gerekir ki, ete kemiğe bürünsün bunu bizler sağlamalı, anlatmalıyız. Yoksa bizim buralarda yerel barış için oturanların bir birini barış masasında bir daha vurduğu da bilinendir. Hafazanallahbu tehlike bile dikkate alınmalı. Yeni Türkiye'nin, yeni demokrasinin yapılanması uğruna en ufak bir boşluk bırakılmamalı. Devlet ve iktidar iyi niyetli yol işaretlerini sivil halktan esirgemeden örgüt liderlerinden önce halka ne sunacağını halka anlatabilmeli. Dünyadan ülkeye, ülkeden dünyaya demokrasi ilkeleriyle bakmayı önüne koymalı.
Yeni bir Anayasaya kadar, reformlar yapılmaya başlanmalı. Sataşma siyasetinden vaz geçilerek STK'ların partilerin sivil düşünce kaynağı olduğu unutulmamalı. Yeni sürece Kürt Sorunu olarak değil, Kürd Demokratik Hakları olarak bakmalıdır. Demokratik birlik için örgütten önce halkı yanına demokratik bir yaşam için yeniliklerle almayı becerebilir. Umutluyuz. Bu kez, bu umut GDO'suz meyve vermelidir. Türkiye halkı gerçekten arafta durmaktan yoruldu."