Seçim sonuçları tartışıldığında, insanların neden ısrarla kendi inançlarına bağlı kaldıklarını hiç merak ettiniz mi?
Yapılan yeni bir araştırma, yanlış bilgileri çürütmenin neden çoğu zaman işe yaramadığını ortaya koyuyor.
Sorunun cevabını bilimsel olarak ortaya koyan MIT (Massachusetts Teknoloji Enstitüsü) ve Berkeley'deki bilim insanları, seçim sonuçlarının meşruluğu hakkındaki inançlarımızın neden bu kadar dirençli olduğunu inceledi.
Çalışmaya göre, bir seçimin meşru olup olmadığına dair tartışmalar sırasında, otorite figürlerinin rolü oldukça büyük. Ancak, bu otoritelerin çabaları her zaman işe yaramıyor. Hatta bazen insanların daha da kökleşmiş görüşlere sahip olmasına neden olabiliyor.
Araştırmacılar, insanların diğer insanların eylemlerini anlama şekillerinin bu durum üzerinde büyük etkisi olduğunu belirtiyor.
Bir otorite bir iddiada bulunduğunda, insanlar bu iddiayı o otoritenin kişisel motivasyonları üzerinden değerlendiriyor ve eğer otoritenin taraflı olduğuna inanılırsa, çürütme çabaları daha da etkisiz hale gelebiliyor.
TARAFSIZ VE GÜVENİLİR KAYNAKLARIN ÖNEMİ
Araştırmacılar, şöyle devam etti:
''İnsanlar bir konuda kesin bir görüşe sahip değillerse, otoritelerin etkisi daha güçlü olabiliyor. Eğer insanlar bir otoritenin tarafsız olduğuna inanırlarsa, bu otoritenin söylediklerine daha açık olabilir. Bir otoritenin kendi beklenmedik sonuçları desteklemesi, insanların inançlarını değiştirmesine yardımcı olabilir.
Özetle, hassas konularda yanlış bilgilerin etkilerini azaltmak için, tarafsız ve güvenilir kaynakların önemi bir kez daha ortaya çıkıyor. Ayrıca, insanların kendi inançlarını sorgulamalarını teşvik etmek ve farklı görüşlere açık olmalarını sağlamak da büyük önem taşıyor.''