Özgür Ayaydın
İsrail devletinin kurulmasının ardından 63 yıl önce Diyarbakır’dan ayrılan Diyarbakır Yuhudilerinin Sur içinde mahalleleri ve sinagogları vardı. Kendi aralarında ve aile içinde anadil olarak Arapça, günlük hayatta ise Türkçe ve Kürtçe konuşan Diyarbakır Yahudileri Kürtçeyi ana dilleri gibi konuşurlarmış.
Diyarbakır’ın kalbi sayılan tarihi Sur’da 8 bin süren kesintisiz yaşamdan kesitleri günümüze taşıyan Diyarbakır Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Derneği, bu kez “Diyarbakır Yahudileri” ile ilgili bilinmeyenleri paylaştı.
Kürtçeyi ana dilleri gibi konuşurlar
19. yüzyıldaki nüfus sayımlarında nüfusları iki binleri geçen Diyarbakır Yahudileri kendi aralarında ve aile içinde anadil olarak Arapça, günlük hayatta ise Türkçe ve Kürtçe konuşurlar. Kürtçeyi anadilleri gibi bilirler. Hiçbiri diğer batı Anadolu ve Trakya cemaatlerinde olduğu gibi Osmanlı / Türkiye Yahudilerinin anadili olmuş olan İspanyolca’yı bilmemektedirler.
Cemaatin bir kesimi küçük tüccar ve esnaf olup Melik Ahmet Caddesindeki tahta darabalı dükkânlarda hırdavat, manifatura ve kırtasiye ticaretiyle meşgul olurlar. İşportacılık yapanlar ise köylere gidip mal takasıyla manifatura ve hırdavat verip karşılığında kitre, peynir ve yağ alırlar. Bunlara çerçi denilmektedir.
Çocuklarını okula göndermeyip çalıştırırlar
Diyarbakır Yahudileri arasında sarraflık, kâtiplik veya tefecilikle meşgul olan kimse bulunmaz çünkü aileler çocuklarını okula göndermeyip küçük yaştan itibaren çalıştırırlar. Yenikapı’da bulunan sinagogun çevresinde oluşan küçük mahallede yaşarlar. Bazı kaynaklarda mahallenin adı Arap Şeyh Mahallesi olarak geçer. Günümüzde ise sinagogun kalıntılarına dahi rastlanmaz.
Bazı kaynaklarda Cumhuriyet öncesi Dağ kapı ve Urfa kapı’da mezarlıklarının olduğu geçer. 1930’larla birlikte kentte yoğunlaşan imar faaliyetleriyle birlikte Dağ kapı ve Urfa kapı’daki tüm mezarlıkların kaldırılmasıyla Yenikapı’da bir alanı mezarlık olarak kullanmaya başlarlar. Bu mezarlık alanı Çiftehavuzlar Mezarlığı olarak da bilinir.
1980’ne gelindiğinde kentte tek Yahudiye rastlanmaz
1927 yılındaki nüfus sayımında 392 olarak sayılan Diyarbakırlı Yahudilerin nüfusu, 1960’ların ortalarında 34 kişiye kadar düşer. Nüfustaki düşüşün temel sebebi 1948 yılında kurulan İsrail Devleti’ne olan göçtür. 1980’lere gelindiğinde ise kentte tek bir Yahudiye dahi rastlanmaz.