Türkiye'de çalışan ve emekliler, bir dönem iadesini almak için yıllarca fiş ve fatura topladı.

Türkiye'de 1985 yılında, yani 38 yıl önce yapılan yasal bir düzenlemeyle çalışan ve emekliler için vergi iadesi uygulaması başlatıldı. Yasal düzenlemeye göre, çalışan ve emekliler yaptıkları harcamanın karşılığı olarak verdikleri fiş ve faturanın toplamının yüzde 10'unu almaya başladı. 

Toplanan fiş ve faturalar tarih sırasına göre, A4 büyüklüğündeki sarı zarfların üzerine tek tek yazılıp hesap makinesiyle toplanırdı. Daha sonra fatura ve fişler zarf içine konularak, ağzı kapatılıp işyerine teslim edilirdi. Toplanan faturanın toplamının oranı ne kadarsa çalışan ve emeklilerin hesaplarına yatırılırdı.

Vergi İade Zarfı

SAHTE FİŞ VE FATURA

Çalışan ve emeklileri, aldıkları aylığı geçmeyecek kadar fiş ve fatura toplayabiliyordu. Ancak, herkes yapılan harcama tutarı kadar fatura ve fiş bulamıyordu. 

Fatura ve fişlerin güçlükle bulunmasını fırsat bilen bazı esnaf para karşılığı fiş verip fatura keserken, bazı fırsatçılar da piyasaya sürmek için sahte fatura bastırmaya başladı.

Vergi kaçağını önlemek ve çalışanlarla emeklilere katkı sağlamak amacıyla yapılan fiş ve fatura toplama mecrasından çıkarak vergi kaçırmaya dönüştü. Sahte fatura nedeniyle de polis o dönemde düzenlediği operasyonlarla sahte fatura basanlara göz açtırmamaya çalışıyordu.

22 YIL UYGULANDI

Çalışan ve emeklilere yüzde 10 olan vergi iadesi oranı 1985 yılında yüzde 15'e, 1986'da yüzde 18.9'a çıkarıldı. 1993 yılında kaldırılması gündeme gelen vergi iadesi, Katma Değer Vergisi kaçağı olacağı endişesiyle yeniden düzenledi. Yüzde 6'ya gerileyen iade oranı 1994 yılında yüzde 8'in üzerine çıktı. Bu iade oranı 1998 yılına kadar aynı seviyede kalırken, daha sonra vergi iadesi yüzde 4'e kadar düşürüldü.

Vergi iadesi uygulaması başladığı 1985 yılından 2007 yılına kadar 22 yıl uygulamada kaldı ve yerine 2008 yılında  AGİ (Asgari Geçim İndirimi) getirildi. Bu uygulama da 2021 yılının sonunda kaldırıldı.

Haber / Eyup Kaçar 


 

Kaynak: Eyüp Kaçar