Diyarbakır'da 23 Ocak'ta aşırı hız sonucu biri polis aracı olmak üzere iki araca çarpan ve Kemal Güleç adlı polisin ölümüne, 4 kişinin yaralanmasına neden olan tutuklu sanık Hasan Aydın hakkında, “Bilinçli taksirle ölüme ve birden fazla kişinin yaralanması” iddiasıyla 15 yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı.
Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’nca hazırlanan iddianamede, sanık Hasan Durmaz'ın 34 FPH 196 plakalı araçla sokak arasındaki tali yoldan fren yapmadan hızla çıktığı, ardından seyir halindeki polis Ömer Doğan'ın kullandığı araca, 46 AFF 530 plakalı araca çaptığı bildirildi.
-Yargıtaydan emsal karar
İddianamede, sanığın alkol ve uyuşturucunun etkisiyle “Olası kastla kişiyi yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle öldürmek” suçunu işlediğine dair kuvvetli suç şüphesinin varlığı oluşsa da, Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun, somut olaya dair bilinçli taksir suçu olduğuna dair emsal kararları olduğuna dikkat çekildi.
Sanığın olay anında ters yönden çok hızlı şekilde hareket ettiğine dair izlenen kamera kayıtları, kanında alkol, amfetamin ve Extasy uyuşturucu madde bulunduğu ve kaza anında ehliyetsiz olduğu da göz önüne alındığında failinin “Ne olursa olsun her durumda eylemi gerçekleştirirdim” düşüncesi ile hareket ettiği ve bu şekilde meydana gelen zararlı sonucu kabul ettiği anlaşıldığı ve sanığın olası kastla öldürme suçunu oluşturduğu değerlendirmesi yapılmış ise de, Yargıtay Ceza Genel Kurulu Kararlarının irdelenmesiyle suçun “Bilinçli taksir” olduğunun altı çizildi. Bilinçli taksirde gerçekleşen sonucun, fail tarafından öngörüldüğü hâlde istenmediği belirtildi.
-Ehliyet yok-
İddianamede, neticeyi öngördüğü hâlde, sırf şansına veya kişisel becerisine güvenerek hareket ettiği vurgulandı. Öngörülen muhtemel neticenin meydana gelmesine kayıtsız kalınması durumunda olası kast, öngörülen muhtemel neticenin meydana gelmesinin istenmemesine rağmen neticenin meydana gelmesinin engellenemediği ahvalde ise bilinçli taksirin söz konusu olacağı vurgulandı. Sanık Hasan Aydın'ın amfetamin, esrar, Extasy uyuşturucu ve alkolün etkisiyle ehliyetsiz biçimde araç kullanma konusundaki kişisel becerisine güvenerek kaza yapacağına inanmadığı için mevcut sonucun ortaya çıkması nedeniyle hukuki durumunun bilinçli taksirle öldürme suçunu oluşturacağının altı çizildi.
Sanığın şoförlük yeteneklerine güvenerek gece olması nedeniyle trafiğin az olacağı düşüncesiyle ve karşı yönden gelenlerin kendilerini koruma yönünde dikkatli davranacaklarına inandığı için bu saikle dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı hareket ederek öngördüğü ancak istemediği neticeye neden olduğu belirtildi. Meydana gelen sonucu kabullenmediği ve arzulamadığı anlaşıldığından gerçekleşmesini istemediği ancak öngördüğü sonucun meydana gelmesini engelleyecek şekilde özen yükümlülüğüne uygun davranmayarak bir kişinin ölümüne birden fazla kişinin yaralanmasına neden olmak suçundan 2 yıldan 15 yıla kadar bilinçli taksirle cezalandırılması istendi.
(Sözcü)