Diyarbakırlı köklü ailenin tek çocuğu olan ve küçük yaşta görme yeteneğini kaybeden sanatçının hüzün dolu hikayesi.
Diyarbakır tarihinde yetiştirdiği bir çok sanatçıyla da adından sıkça söz ettiren bir kent. Diyarbakır'ın yetiştirdiği ve günümüzde çoğu kişinin bilmediği ses sanatçıları arasında yer alan Tarık Çıkıntaş, dramatik bir yaşam hikayesine sahip.
Diyarbakır Musiki Cemiyeti ;Solda Keman Selahattin Mazlumoğlu Ortada Çümbüş Tarık Çıkıntaş Sağda Keman Hüsnü İpekçi Şimdiki Fen Lisesinin yeri o zaman yazlık gazino idi ve Burada kukla oynatılır, fasıl yapılırdı. Kaynak Halit Ötük
Diyarbakırlı köklü ailenin tek çocuğu olarak 1924 yılında dünyaya gelen Çıkıntaş, 2 yaşında geçirdiği menenjit hastalığı sonucu görme yeteneğini kaybetti.
Kulağı sesleri çok iyi algılayan ve duyduğu birinin sesini yıllar sonra işittiğinde hemen tanıma yeteneğine sahip Çıkıntaş, müziğe karşı ilgisi hissedildiğinde evdeki orgla çalışması sağlandı.
Radyodan işittiklerini orgla çalmaya başlayan ve cümbüş çalmayı kendiliğinden öğrenen Çıkıntaş, kendisi gibi görmeyen çocukluk arkadaşı Celal Sevimli ile çok uzun sürecek dostlukları ile birlikte müzik hayatına başladı.
'ÇAY İÇİNDE DÜGME TAŞ''
Duyduğu bir şarkıyı kısa sürede hem çalıp, hem de güzel sesi ile söyleyen ve Diyarbakırlı ünlü sanatçı şark bülbülü Celal Güzelses’in öğrencisi olan Çıkıntaş, 1950’li yıllarda Anadolu’yu dolaşıp türkü derledi ve 4 kaset doldurdu.
''Çay içinde düğme taş' adlı eseriyle daha çok bilinen Çıkıntaş'ın bu eseri TRT arşivinde yer alıyor.
DİYARBAKIR'IN YAZLIK GAZİNOSU
Vedat Güldoğan'ın ''Çıkıntaş, Tarık'' yazısı ve İhsan Işık'ın Diyarbakır Ansiklopedisi'nde yer alan yazısında, şu ifadelere yer veriliyor:
''Diyarbakır'da şimdiki Fen Lisesinin yeri o zaman yazlık gazino idi ve iki bölüm olup bir bölümü içkili diğer bölümü içkisiz idi. Burada kukla oynatılır, fasıl yapılırdı. Bu bahçeyi Şeref Değer’in babası çalıştırırdı.
Fasılcılar içerisinde çok güzel keman çalan bir sanatçı vardı. Tarık, gider onu dinler ve o kemancıdan keman dersi alırdı. Her nedense gayet güzel çalmaya başladığı kemana ısınamamış ve daha sonra cümbüş çalmayı tercih etmiştir.
1955-1970 arası Diyarbakır’da müzik alanında önemli isimlerden biri olan, iki evlilikten 4 kız, 2 erkek çocuğu olan Çıkıntaş, son yıllarını hastalıklarla geçirdi ve 1979’da 55 yaşında hayata veda etti.
Fotoğraflar: antolojidiyarbakır
