Bilim&Teknoloji

Evrenin büyüme gizemi aydınlatılıyor

Abone Ol

Bilim insanları dünyası evrenin genişlemesiyle ilgili uzun süredir çözülmeyi bekleyen bir gizemi aydınlatıyor.

Hindistan'daki Haydarabad Üniversitesi'nden fizikçiler PK Suresh ve B. Anupama'nın teorik çalışması, kuantum mekaniği ile Einstein'ın genel göreliliğini birleştirerek, evrenin genişleme hızına dair mevcut tutarsızlıkları açıklamayı hedefliyor.

Bilim insanları, evrenin genişlediğini ilk kez 1929'da Edwin Hubble'ın gözlemleriyle fark etti.

Ancak, son yıllarda yapılan farklı ölçümler, Hubble parametresi adı verilen genişleme hızında çelişkili sonuçlar üretti. Bu durum, ''Hubble gerilimi'' olarak bilinen bir paradoksa yol açtı.

KUANTUM YERÇEKİMİ VE EVREN

Suresh ve Anupama'nın "Classical and Quantum Gravity" dergisinde yayımlanan çalışmaları, bu paradoksu çözmek için kuantum etkilerinin hesaba katılması gerektiğini öne sürüyor. 

Bu etkiler, evrenin erken dönemlerindeki kütleçekimsel etkileşimleri ve kozmik mikrodalga arka planını etkileyebilir.

Araştırmacılar, kuantum yerçekiminin evrenin dinamiklerinde önemli bir rol oynadığını ve bu etkinin kozmik mikrodalga arka planın özelliklerinde gözlemlenebileceğini belirtiyor.

Ayrıca, kuantum yerçekiminin, evrenin genişleme hızına dair farklı ölçümlerin uyumlu hale gelmesine yardımcı olabileceğini vurguluyor.

Bu çalışmanın, kuantum yerçekimi teorisinin deneysel olarak test edilebileceği yeni yollar açabileceğini kaydeden araştırmacılar, özellikle, erken evrenden gelen kütleçekim dalgalarının gelecekteki gözlemlerle tespit edilmesinin bu teoriyi daha da aydınlatabileceğini söyledi.

PK Suresh, ''Kuantum kütleçekiminin erken evrenin dinamiklerinde bir rol oynadığı varsayılıyor; dolayısıyla etkisi, kozmik mikrodalga arka planın özelliklerinin ölçümü yoluyla gözlemlenebilir'' dedi.

Bu bulgular, kozmolojinin enflasyonist modellerini çözmek ve doğrulamak için umut verici bir öneri sunuyor.

Ekip, gelecekte yapılacak çalışmaların doğru şişme modelini belirlemede ve kuantum yerçekimi özelliklerini anlamada kritik öneme sahip olacağını belirterek, bunun, kozmoloji ve kuantum fiziği alanlarında büyük bir adım olabileceğini ifade etti.