cermikgazetesi.com - Adı işkencelerle anılan Diyarbakır E Tipi Cezaevi'nin, müze yapılmasıyla ilgili çalışmalara başlandı.
Diyarbakır'ın Merkez Bağlar İlçesi'nde 1972 yılında yapımına başlanan Diyarbakır Cezaevi, 4 Temmuz 1980'de açıldı. 12 Eylül 1980 sonrası askeri yönetime devredilerek, "Sıkıyönetim Askeri Cezaevi" olarak kullanılan cezaevinin adı, darbe döneminden sonra işkencelerle anılmaya başlandı.
Birçok belgesele konu olan ve hakkında çok sayıda kitabın yazıldığı cezaevi, Adalet Bakanlığı'na devredildiği 9 Mayıs 1988'den bir süre öncesine kadar ceza infaz kurumu olarak kullanıldı.
Diyarbakır'ı 9 Tennuz 2021'de ziyaret eden Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, "Geçmişte uzunca bir dönem adı zulümle, işkenceyle, insanlık dışı muameleyle anılan Diyarbakır Cezaevini yakında boşaltıyor ve kültür merkezi olarak sizlerin hizmetine sunuyoruz" açıklamasının ardından çalışmalara başlandı.
Cezaevi, "Müze ve Kültür Alanı" olarak kullanılmak üzere 11 Ekim 2022'de Adalet Bakanlığı ile Kültür ve Turizm Bakanlığı arasında imzalanan protokolle Kültür ve Turizm İl Müdürlüğü'ne devredildi. İmza sonrası Diyarbakır Cezaevi'nin tabelası 24 Ekim 2022'de indirildi.
Birinci grup korunması gereken kültür varlığı olarak tescillenen cezaevinin müzeye dönüştürülmesi ile ilgili açıklama yapan Diyarbakır Rölöve ve Anıtlar Müdürü Cemil Koç, cezaev yerleşkesinin 49 bin 204 metrekare olduğunu 5 bloktan oluşan binanın bulunduğunu belirtti.
Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın yatırım programı kapsamında Diyarbakır Rölöve ve Anıtlar Müdürlüğünce 16 Mayıs 2023'te proje hizmet alımının gerçekleştirildiğini ve 12 Haziran'da da yer teslimi yapılarak çalışmalara başlandığını kaydeden Koç, lazer tarama yöntemiyle belgeleme çalışmalarının sürdüğünü kaydetti.
Koç, cezaevinin "Müze ve Kültür Alanı" projelerinin geliştirilmesi için Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü ile akademisyenlerin katılımıyla danışma kurulu oluşturulacağını da söyledi.
Cezaevi ana binası, spor kompleksi ve iş atölyelerinden oluşan yaklaşık 17 bin metrekarelik kapalı alanda anı ve etnografya müzeleri, sergi salonları, kütüphane ve etüt salonları, tiyatro ve sahne sanatları salonu ve atölyelerin oluşturulacağını ifade eden Koç, açık alanda da çok amaçlı etkinlikler ve arkeolojik sergi alanları, otopark, peyzaj ve rekreasyon düzenlemesinin yapılacağını anlattı.
Koç, proje çalışmaları için 450 günlük bir süre öngördüklerini, toplumun hafızasında olumsuz bir yer edinmiş olan bu tür yapıların dönüştürülmesi ve yeniden işlevlendirilmesinin meşakkatli bir iş olduğuna dikkati çekerek, doğru veriler ve doğru bir konseptle bunun planlanmasının yapılmasının önem taşıdığına değindi.
Koç, proje sürecinin 3 Eylül 2024'e kadar tamamlanmasını hedeflediklerini bildirildi.
(AA)