Özgür Ayaydın
cermikgazetesi.com- O yıllarda Osmanlı devletine karşı siyasi bağımsızlık faaliyetlerinde bulunan Bulgar’lar Diyarbakır kalesine sürüne gönderildi.
BAĞIMSIZLIK FAALİYETLERİ DİYARBAKIR’A SÜRGÜN ETTİRDİ
Bulgar sürgünlerinin hikayelerini, Diyarbakır Kültür Varlıklarını Koruma Derneği, yazar Hüseyin Mevsim’in kitabından fotoğraflar ile sosyal medya hesabından paylaştı. Paylaşımlara göre, 1862-1878 yılları arasında Osmanlı Devleti’ne karşı siyasi bağımsızlık faaliyetlerinde bulunan Bulgarlar, Diyarbakır Kalesi’ne sürgüne gönderildi. 1862-1878 yılları arasında vuku bulan çeşitli hadiselerden dolayı yakalanan 130 civarında Bulgar yargılandıktan sonra İstanbul üzerinden Diyarbakır’a gönderiliyor. Bazı sürgünler, Anadolu’nun çetin iklim şartlarına denk gelen yolculuğa dayanamıyor, bir kısmı Diyarbakır’ın havasına ve suyuna alışamıyor ve Yenikapı civarında oluşturulan Bulgar Mezarlığına (Çifthavuzlar Mezarlığı) gömülüyor.
Papazdan muallim ve esnafa, tüccardan ressam ve hancıya kadar son derece geniş bir sosyal ve mesleki yelpazede yer alan Bulgar sürgünlerinin bir kısmı yolculuğunu veya Diyarbakır’da günlerini, düşüncelerini notlar halinde yazıyor ve daha sonra bu notlardan hatıratlar oluşturuyor. Bazı sürgünler çeşitli işlerde çalışarak geçimini sağlamaya, şehrin hayatıyla bütünleşmeye, mahalli unsurlara kendilerini kabul ettirmeyi başarıyorlar. Sürgünlerden birinin Çifte Hanı işlettiği bu nedenle bir süre sonra buranın Bulgar Hanı olarak anılmaya başlandığı söyleniyor. Başka sürgünlerin kahvehane ve lokanta açtığı, iki sürgünün belediye namına yollarda mühendislik yaptığı, yabancı dilden kitap tercümesi yapanların olduğu görülüyor.
“DİYARBAKIR SİYASİ BAĞIMSIZLIĞA GİDEN ÇİLE YOLU”
Paylaşımlarda, Bulgarların toplumsal hafızasında Diyarbakır’ın çok farklı bir yer işgal ettiği de belirtilerek, “Bulgarlar için Diyarbakır son derece menfi hatta ürpertici çağrışımları olan bir yer. Kolektif hafızada bu şehir tarifsiz acıların yaşandığı, milli benliğin kazanılmasında mühim bir aşama oluşturan ve siyasi bağımsızlığa giden bir çile yolu olarak yer ediniyor” denildi.