Sağlık Bakanlığı verilerine göre kalp ve damar hastalıkları, dünya genelinde yılda 18,6 milyondan fazla ölüme neden olarak en yaygın ölüm nedeni olarak öne çıkıyor. Anadolu Sağlık Merkezi Hastanesi Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Nevrez Koylan, mutsuz evliliklerin kalp sağlığı üzerindeki olumsuz etkilerine dikkati çekti.

TRAĞİKTE GEÇEN SÜRE RİSKİ ARTIRIYOR

Prof. Dr. Nevrez Koylan, "Tampon tampona trafikte kalmak stresli bir durumdur. Araştırmalar, trafikte bir saat geçirmenin kalp krizi olasılığını artırdığını gösteriyor. Otoyoldaki yüksek gürültü seviyeleri de kalp hastalıklarına etki edebiliyor. Trafiğin yoğun olduğu saatlerde seyahat etmekten kaçınamıyorsanız, rahatlatıcı müzikler dinleyerek stresi azaltmaya çalışın. Ya da yolculuğu paylaşın ve yol arkadaşınızla sohbet edin" dedi.

MUTSUZ EVLİLİK KALBİ YORUYOR

Michigan Eyalet Üniversitesi’nde yapılan bir araştırmaya göre, birlikteliklerinden memnun olan yaşlı yetişkinlerin kalp hastalığı riski, memnun olmayanlara göre daha düşük. Prof. Dr. Nevrez Koylan, "Stresli olduğunuzda, kötü beslenme tercihleri yapmanız ve sigara gibi kalp sağlığınıza zarar verebilecek alışkanlıklara yönelmeniz daha olasıdır. Ek olarak stres hormonlarının da başlı başına kalp üzerinde olumsuz etkileri bulunur" diye konuştu.

VARDİYALI ÇALIŞMA “İÇ SAATİMİZİ” BOZUYOR

Kanada’daki Western Üniversitesi’nde yapılan bir araştırmaya göre, gece veya düzensiz saatlerde çalışmanın kalp krizi riskini artırdığı belirtildi. Prof. Dr. Nevrez Koylan, "Vardiyalı çalışmanın vücudun sirkadiyen ritmi üzerinde kötü bir etkisi olduğu düşünülüyor. Bunun sonucunda da kalp zarar görüyor. Bu nedenle düzenli olarak gündüz saatlerinde çalışmıyorsanız, kalp hastalığı riskinizi azaltmak için ekstra adımlar atın. Egzersiz yapın, dengeli beslenin ve doktorunuza düzenli aralıklarla kontrole gidin" dedi.

KALP YALNIZLIĞI SEVMİYOR

Prof. Dr. Nevrez Koylan, "Sevdiklerinizle vakit geçirmek stres oranınızı azaltır ve aktif kalmanıza yardımcı olur. Bu açıdan yalnız insanların kalp hastalığına yakalanma olasılığı daha yüksek olabilir. Ailenizin veya yakın arkadaşlarınızın yakınında değilseniz, ihtiyacı olan birilerine yardım ederek veya bir kedi ya da köpek sahiplenerek sosyal bağlantılar kurmaya çalışabilirsiniz" ifadelerini kullandı.

Editör: Ayşegül Yaşar