Narin davasını yakından takip eden Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanı Serra Bucak, “Bu kadar tutuklu, tanıklar varken bir bütün aile, köy halkı neden susuyor” dedi.
Narin Güran’ın katledilmesi sürecini başından beri izleyen Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanı Serra Bucak, hem soruşturma hem dava sürecini değerlendirdi. Bucak, Narin'in, kaybolduğu günden şimdiye kadar hem Diyarbakır'ın hem de Türkiye'nin gündemine girdiğini belirterek, “Narin'nin katledilmesi, öldürülmesi meselesiyle ilgili, bir çocuğun katledilmesiyle ilgili gerçekten hem Diyarbakır kamuoyu hem Türkiye kamuoyu, farklı çevreler, tüm toplum aslında son derece önemli bir duyarlılık gösterdi” dedi.
Eş Başkan Bucak, bütün bu olumsuzluklara, yaşanılan ve hala yaşamakta olunan bütün kötü serece rağmen kamuoyunun bu meseleyi gündemden düşürmemesi, kaybolma anından cansız bedeninin bulunmasına ve davasına kadar halen takip edilmesinin çok önemli olduğunu söyledi.
Narin’in katledilmesi davasına duyulan büyük ilgi, farklı çevrelerin, toplumun duyduğu ilginin, çocuk alanında çalışanların, kadın alanında çalışanların, hukuk camiasının, Türkiye'deki baro başkanlarının ilgisinin önemli bir şey olduğunu söyleyen Bucak, “Çünkü bizler çocuklarımızı korumamız gerektiğini savunuyoruz. Devletin çocukları koruması gerektiğini savunuyoruz” diye konuştu.
Başkan Serra Bucak, gelinen aşamada maalesef devletin çocukları koruyamadığını gördüklerini, devletin faillerin ortaya çıkmasında yargının yeteri kadar etkin olamadığını gördüklerini ifade etti. Bunun Narin davası içinde geçerli olduğunu söyleyen Bucak, “Bakın Narin kaybolduğu günden bulunana kadar haftalarca o kadar güvenlik, jandarma, emniyet, tüm birimler işin içinde olmasına rağmen son derece manipülatif, son derece istismara açık, söylemler, ihbarlar doğru, etkin, detaylı bir soruşturma yürütülemedi. Arama bulma çalışmaları bile, gerek mesajlar, gerek aile fertlerinin ifadeleri, gerekse farklı söylemler üzerinden manipüle edildi. Büyük bir manipülasyonla karşıyayız bu meselede” dedi.
Narin davasının ilk duruşmasını izlediğini, gere kalan 2 ünlü celseleri de medyadan takip ettiğini söyleyen Bucak, “Maalesef aynı manipülasyon devam etmekte. Bunu anlamak çok zor. Neden bu kadar tutuklu, tanıklar varken bir bütün aile, köy halkı susuyor. Bilmediğini, hatırlamadığını ifade ediyor. Bütün söylemler bunun üzerinde dönüyor. Bilmiyorum, hatırlamıyorum, görmedim üzerinden. Bu meselenin hakikaten boyutlarının ne olduğunu, ne olmadığını anlayacağız. Muhakkak ki anlayacağız. Ama elbette bunun için yargının bağımsız olması, hakim heyetinin, savcılık heyetinin doğru soruları sorması, doğru detaylara yönlenmesi gerekiyor. Bunun için titiz bir çalışma gerekiyor” diye konuştu.
Diyarbakır Barosunun davaya müdahil olması ve meslek ahlakına ve etiğine uygun bir çalışma yürütmesinin takdire şayan olduğunu da söyleyen Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanı Serra Bucak, “Yine ben uzun yıllar çocuk alanında çalışmış biri olarak çocukların korunması gerektiği, çocukların yaşam hakkının, eğitime sağlığa erişim hakkının, iyilik hallerinin korunması gerektiği, yani bir bütün yaşam haklarının ve çocuk olmaktan gelen haklarının savunulması gerektiği ve bunun için daha çok çalışmalar yapılması gerektiğini düşünüyorum” dedi.
“ÇOCUKLAR, KADINLAR ÖLDÜRÜLÜYORSA, SORUMLU DEVLET MEKANİZMALARI”
Bucak, bugün bu coğrafyada çocuklar, genç kadınlar, genç kızlar kaybettiriliyorsa, öldürülüyorsa bunun elbette en önemli sorumlusunun devletin mekanizmaları olduğunu ileri sürerek, “Devletin mekanizmaları çocuklarımızı, genç kadınları, gençleri, kadınları koruyamıyorsa şayet burada büyük bir eleştiri onlara getirmemiz gerekiyor. Aynı zamanda yargıya. Evet, yargı ne yazık ki son yıllardaki kadın ve çocuk cinayetlerine baktığımızda ne etkin bir soruşturma, ne etkin bir yargılama sistemi yapabiliyor” diye konuştu.
“TAKIM ELBİSELİ VE KIRAVATLI FAİLLER KORUNUYOR”
Başkan Serra Bucak, zafiyetlerin bu tür olayların artmasına yol açtığını, yargının erkek şiddetini akladığını da belirterek, “Takım elbisesiyle, kravatıyla hakimlerin karşısına çıkan failleri koruyor. Ve faillerin korunduğu bir coğrafyada ne yazık ki bizler çocukları, kadınları koruyamıyoruz. Ve her güne, her güne bir kadın cinayetiyle, bir çocuk cinayetiyle uyanıyoruz. Tüm bunların son bulması için devletin kendi mekanizmalarını güçlendirmesi, yargı mekanizmalarını güçlendirmesi, denetim mekanizmalarını güçlendirmesi, şeffaflık mekanizmalarını güçlendirmesi ve bağımsız, yansız, tarafsız pozisyonunu bir an evvel koruması, tesis etmesi gerekiyor” dedi.
Eş Başkan Bucak son olarak Narin davasının takipçisi olacaklarını da ifade ederek, “Çocuklarımızı nasıl koruyacağımızı, kentlerimizde çocukların daha güvenli alanlarda eğitim alabileceği, okula gidebileceği, oynayabileceği, spor yapabileceği mekanları nasıl çoğaltabiliriz? Çocukların aktivitelerini nasıl çoğaltabiliriz? Ailelerimize farkındalık çalışmalarını nasıl yapabiliriz? Toplumda barışı, eşitliği, adil, adaleti tesis edecek çalışmaları yerel yönetimler olarak nasıl farkındalık çalışmalarıyla büyütebiliriz, yürütebiliriz? inşası için, bunun da uygulamaları için, pratik faaliyetleri için, pratik çalışma alanları için seferber olacağız” diye konuştu.