DİYARBAKIR

Tartışmalara konu olan köprünün bilinmeyen hikayesi

Diyarbakır-Batman arasında uzun yıllardır yaşanan ve zaman zaman alevlenen Malabadi Köprüsü'nün kime ait olduğu yeniden tartışılmaya başlandı.

Abone Ol

Diyarbakır-Batman arasında uzun yıllardır yaşanan ve zaman zaman alevlenen Malabadi Köprüsü'nün kime ait olduğu yeniden tartışılmaya başlandı.

Geçmişten beri süregelen ve zaman zaman alevlenen bir tartışma Malabadi Köprüsü. Malabadi'nin Diyarbakır'a mı Batman'a mı ait olduğu tartışmaları son günlerde yeniden alevlendi. 

Yıllardır süregelen ve zaman zaman gündeme gelen bu tartışmalar da diğerleri gibi bir süre sonra unutulacak. 

Tartışmalar bir daha gündeme gelir mi gelmez mi bilinmez ama Malabadi Köprüsü, ihtişamıyla ayakta durmaya devam edecek.

ARTUKLULARIN MÜHENDİSLİK ZİRVESİ

Köprü oldukça dikkati çeken özelliklere sahip. Diyarbakır'ın Silvan ilçesindeki Batman Çayı üzerinde yer alan ve 1147 yılında Artuklu hükümdarı Timurtaş bin İlgazi tarafından inşa ettirilen Malabadi Köprüsü, mühendislik harikası olarak tarihe meydan okuyor. 

UNESCO Dünya Kültür Mirası Geçici Listesi'nde yer alan bu köprü, 40.86 metre açıklığındaki sivri ana kemeriyle dünyanın en geniş açıklığa sahip taş kemer köprüsü olma unvanını taşıyor.

HORASAN HARCIYLA ZAMANA DİRENEN ANIT

Malabadi Köprüsü'nün asırlardır ilk günkü gibi ayakta kalmasının sırrı, inşasında kullanılan Horasan harcında saklı. Bu özel harç, Roma, Bizans, Selçuklu ve Osmanlı dönemlerinde yapıların uzun ömürlü olmasını sağlayan hidrolik özelliklere sahip. 

Araştırmacılara göre, köprünün günümüze kadar orijinal yapısını korumasında Horasan harcının rolü büyük.

''AYASOFYA KUBBESİ KÖPRÜNÜN ALTINA GİRER''

Ünlü seyyah Evliya Çelebi, Seyahatname'sinde Malabadi Köprüsü'nü detaylı bir şekilde tasvir ediyor. 

Kemerin altındaki hanlar ve demir kapılarla adeta bir kale gibi duran köprü, Nahcivan çeliğinden yapılmış sanatlı korkuluklarıyla dikkati çekiyor. 

Çelebi, bu köprünün mühendislik başarısını ''Ayasofya'nın kubbesi köprünün altına girer'' sözleriyle övüyor.

FRANSIZ MİMARDAN ÖVGÜLER

Fransız mimar Albert Gabriel de, modern statik hesapların olmadığı bir dönemde böylesine geniş açıklıklı bir köprünün inşa edilmesinin hayranlık uyandırıcı olduğunu belirtiyor. 

Gabriel, ''Ayasofya'nın kubbesi köprünün altına rahatlıkla girer. Balkanlar, Türkiye ve Orta Doğu'da bu açıklıkta ve bu yaşta başka bir köprü yok'' diyerek Malabadi Köprüsü'nün benzersizliğini vurguluyor.

KARDEŞ KÖPRÜLER: MALABADİ VE MOSTAR

Malabadi Köprüsü, Bosna Hersek'teki Osmanlı dönemi eseri Mostar Köprüsü ile kardeş köprüler olarak anılıyor. 1566'da Mimar Sinan'ın öğrencisi Mimar Hayreddin tarafından inşa edilen Mostar Köprüsü'nün, Malabadi Köprüsü'nden ilham alınarak yapıldığı söyleniyor.

MALABADİ'NİN HÜZÜNLÜ HİKAYESİ

Halk arasında Malabadi Köprüsü ile ilgili birçok efsane anlatılır. Bunlardan en ünlüsü, Bad adlı genç ile sevdiği kızın trajik hikayesidir. 

Nehrin karşı kıyısındaki kıza aşık olan Bad, ona kavuşamadan kaybettiği aşkını ölümsüzleştirmek için bir köprü yapılmasını ister. 

Bu efsane, 1970'li yıllarda Selçuk Alagöz tarafından şarkıya dönüştürülmüş ve büyük beğeni toplamıştır.

Malabadi Köprüsü, mühendislik ve mimarlık tarihine damgasını vurmuş, zamana meydan okuyan bir şaheser olarak hala ilk günkü ihtişamını koruyor.