Sürgün olarak Diyarbakır'a gelen Bulgarların yaptıklarını insanlar hayretle izledi

Osmanlı Devleti'ne karşı siyasi bağımsızlık faaliyetlerinde bulunan Bulgarlar 1862 yılında Diyarbakır Kalesi'ne sürüne gönderildi. 

Uzun süre Diyarbakır'da yaşayan Bulgarlar, taşımacılık gibi bazı alanlarda önemli katkılar sağladı.

İLK FAYTONU BULGARLAR YAPTI

Osmanlı İmparatorluğu’nun pek çok bölgesinde olduğu gibi Diyarbakır’da da insanlar, hem eşya hem de yolcu taşımacılığında hayvan sırtına muhtaçtı. Ancak, 1868-1875 yılları arasında Diyarbakır Valiliği yapan Kurt İsmail Paşa'nın öncülüğünde, bu durum değişmeye başladı.

Kurt İsmail Paşa döneminde, Diyarbakır'da arabayla yolcu taşıma girişimleri başladı. 

Diyarbakır'da AK Partililer ve bürokrasiyi buluşturan gece Diyarbakır'da AK Partililer ve bürokrasiyi buluşturan gece

Her şey, 1869'da sürgün edilen Bulgar kafilesinin içinde araba yapmayı bilen kişilerin olduğunun öğrenilmesiyle başladı. 

Vali, bu kişileri yanına çağırtarak gerekli malzemeleri temin etti ve böylece Diyarbakır'da ilk toplu ulaşım araçları olan talikalar (dört tekerlekli ve üstü kapalı basit at arabaları) yapıldı. Bu Diyarbakır'ın ilk faytonlarıydı.

HALK FAYTONLA İLK KEZ KARŞILAŞTI

Atlı arabalarının yapımı halk tarafından büyük bir ilgi gördü.

Atların arabaya koşulduğunu ilk kez gören kent sakinleri, arabaların etrafında durarak olup biteni ilgiyle izliyordu.

Halkın bu ilgisi ile ilgili Bulgar sürgünleri ifadelerinde, ''atların ilk kez arabaya koşulduğunu görenler, arabaların etrafında toplanarak olan biteni hayretle izledi'' diyerek, şaşkınlıklarını dile getirdi.

İLK FAYTONCULUĞU ONLAR YAPTI

İlk talikalar, Dağkapı ile Diyarbakır Valiliği arasındaki yarım saatlik mesafede memurları taşımaya başladı. 

Bu dönemde, talikalar hızla yaygınlaşarak bir meslek haline geldi ve ilk faytoncular Bulgar sürgünleri oldu.

Ancak, bu arabalar çok ilkel koşullarda yapıldığından ve yolculuk sırasında insanları fazlasıyla sarsmasından dolayı tercih edilmemeye başlandı. 

Bunun üzerine, 1874 yılında Vali İzzet Paşa'nın emriyle, altı-yedi kişi kapasiteli daha konforlu ve süslü yaylı arabaların yapımına başlandı.

ŞEHİŞİRLERARASI ULAŞIMDA KULLANILMAYA BAŞLANDI

Diyarbekir'de toplu ulaşımın gelişimi hızla devam etti. 1873 yılında Diyarbekir-Harput, Diyarbekir-Mardin arasındaki yollar için de arabalar inşa edilmeye başlandı. 

Bu güzergâhlarda çalışacak olan ve yaklaşık bir buçuk ton yük taşıyabilecek kapasiteli furgon (mal veya insan taşımak için kullanılan bir tür hafif ticari araç) arabaları yapıldı. 

Ancak, 1875'te Kurt İsmail Paşa'nın görevden alınmasıyla bu faaliyetler sona erdi ve Diyarbakır'da toplu taşıma yeniden hayvan sırtında yapılmaya başlandı.

YOLLARIN BOZUK OLUŞUYLA TAŞIMACILIK İPTAL EİDLDİ

1896'da, Diyarbakır ile Mardin arasında taşıma yapan arabalar bulunsa da yolların bozuk oluşu nedeniyle bu taşıma biçimi rağbet görmüyordu. 

İnsan taşımacılığı yine hayvan sırtında yapılmaya devam ediyordu. Ancak, bu denemeler, Diyarbakır'da modern toplu taşımacılığın ilk adımları olarak tarihteki yerini aldı.

Diyarbekir’in bu tarihi serüveni, kentin modernleşme çabalarının bir göstergesi olarak dikkat çekiyor. Zamanın zorluklarına rağmen yapılan bu yenilikçi girişimler, günümüz toplu taşıma sistemlerine ilham kaynağı oldu.

FAYTON KELİMESİNİN ANLAMI

Fayton kelimesi Türkçeye Fransızcadan geçmiştir ve kökeni Yunan mitolojisindeki güneş tanrısı Helios'un oğlu Phaethon'a dayanır. 

Hikâyeye göre, Phaethon babasının güneş arabasını kullanmak için izin alır; ancak atların kontrolünü kaybederek Dünya'yı ateşe vermeye başlar.

KAYNAK: Sabri Mengirkaon

Editör: EYYUP KAÇAR