Diyarbakır'da bir süre valilik görevini yürüten Abdullah Paşa yaptıklarıyla ''çeteci'' lakabını aldı.
Diyarbakır, 1515 yılında Osmanlı hakimiyetine girdi. Osmanlı Devleti hakimiyetine girdikten sonra eyalet statüsü ve vezaret (vezirlik) rütbesi de verilen Diyarbakır'da 1900'lü yıllara kadar 300'ün üzerinde vali görev yaptı.
''ÇETECİ'' VALİ
Osmanlı'nın tamamında olduğu gibi Diyarbakır'da da görev yapan valilere bedenlerindeki özür, giydikleri elbise, sakal, bıyık, davranış gibi çeşitli özelliklerinden dolayı ilginç lakaplar verilirdi.
Lakaplı valiler arasında Abdullah Paşa da yer alıyor.
Diyarbakır'da 1700'lü yılların ortalarında görev yapan Vali Abdullah Paşa, o tarihlerde çetelere yönelik yaptığı başarılı çalışmaları edeniyle ''çeteci'' lakabını aldı.
DİYARBAKIR'DA GÖREV SIRASINDA VEFAT ETTİ
Aslen Diyarbakır’ın Çermik kasabasından olan Çeteci Abdullah Paşa, eğitimini
tamamladıktan sonra Erzurum, Sivas, Rakka, Diyarbakır ve Adana gibi İmparatorluğun pek
çok önemli şehrinde beylerbeyliği ve valilik görevlerinde bulundu.
Çeteci Abdullah Paşa, 1760 yılında Diyarbakır Valiliği sırasında burada vefat etti.
HATTAT VE ŞAİRLİK YAPTI
Diyarbakır salnamelerinde yer alan bilgilere göre, Diyarbakır’da 18. yüzyılda canlı bir edebî hayatın yaşanmasını sağlayanların başında
Çeteci Abdullah Paşa ve Hafîd Paşa gibi devlet adamlarıyla Hâmî ve Âgah gibi şairlerin
geldiği belirtiliyor.
Hat sanatı ve şiirle de meşgul
olan Abdullah Paşa'nın, ''Âhî'' mahlasıyla şiirler söylediği ve görev yaptığı bütün şehirlerde olduğu gibi Diyarbakır’da da sanatkârları desteklediği ifade ediliyor.
ÇETECİ SU BENDİ
Diyarbakır’da Urfa Kapısı ilerisinde Çeteci Su Bendi isimli kapalı içme suyu yolu ile Erzurum’un suyu meşhur ''Çeteci Pınar’ını'' kendi parası ile hayrat olarak yaptırdığı belirtiliyor.
Kaynak: Orhan Kurtoğlu
