Dünyanın ilk sıfır emisyonlu uçakları, uzun süren bekleyişin ardından gökyüzünde yerini aldı. 

İnsanlık tarihinin en büyük sağlık krizlerinden biri olan COVID-19 salgını sırasında, gökyüzü alışılmadık bir sessizliğe bürünmüştü. Bu sessizlik içerisinde, yerden yükselen bir fısıltı vardı: Elektrikli uçaklar. 

Slovenya'da üretilen iki kişilik bir uçak, Avrupa Birliği Havacılık Emniyeti Ajansı (EASA) tarafından güvenli olarak onaylandı ve böylece Pipistrel Velis Electro, dünyanın ilk tamamen sertifikalı elektrikli uçağı olarak tarihe geçti.

Peki bu gelişme, havacılığın geleceği için ne anlama geliyor?

Araştırmacılar, elektrikli uçakların, geleneksel uçaklara kıyasla çok daha sessiz çalıştıklarını ve hiçbir karbon emisyonu üretmediklerini söyledi.

Uçakların hem çevre hem de havaalanı çevresindeki topluluklar için büyük bir avantaj sağladıkların ı kaydeden araştırmacılar, şöyle dedi:

KISA MESAFELİ UÇUŞLARDA DEVRİM

Uçak Haberiçi

''Şu anki pil teknolojileri, elektrikli uçakların menzilini sınırlıyor. Bu nedenle, bu uçaklar daha çok kısa mesafeli uçuşlar ve eğitim amaçlı kullanılıyor. Ancak, pil teknolojilerindeki gelişmeler ilerleyen yıllarda daha uzun menzilli uçuşlara olanak tanıyabilir.

Havacılık sektörü, küresel karbon emisyonlarına önemli katkı sağlıyor. Elektrikli uçaklar, bu emisyonları azaltmak için önemli bir adım olarak görülüyor. Ancak, sektörün büyüme hızı düşünüldüğünde, elektrikli uçakların tek başına sorunu çözmesi mümkün olmayabilir.''

PİL TEKNOLOJİLERİNDEKİ SINIRLAMALAR

Uçak Haberiçi2

Araştırmacılar, şu anki pil teknolojilerinin, elektrikli uçakların menzilini ve taşıma kapasitesini sınırladığını ifade ederek, bu teknolojinin yaygınlaşması için daha fazla çalışmaya ihtiyaç olduğunu söyledi.

''Havacılık sektörü, sürdürülebilirlik hedefleri doğrultusunda büyük dönüşümler yaşıyor. Elektrikli uçaklar, bu dönüşümün ilk adımlarından biri. Ancak, sektörün geleceği için daha fazla araştırma, geliştirme ve yatırıma ihtiyaç var'' diyen araştırmacılar, pil teknolojilerindeki atılımların, elektrikli uçakların daha uzun menzilli ve daha büyük kapasiteli hale gelmesini sağlayabileceğini söyledi.

KAYNAK: sciencefocus