cermikgazetesi.com - Meral Özdemir - Kızamık vakalarında son haftalarda artış yaşandığı iddia edildi.

Türk Klinik Mikrobiyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları Derneği (KLİMİK), Halk Sağlığı Uzmanları Derneği (HASUDER),Türk Pediatri Kurumu ile Türk Tabipleri Birliği Uzmanlık Dernekleri Eşgüdüm Kurulu (TTBUDEK) son günlerde artış gösterdiği iddia edilen kızamık vakalarıyla ilgili açıklama yaptı.

Açıklamada, kızamık vakalarının özellikle İstanbul başta olmak üzere Türkiye'de 2022 yılının sonundan itibaren artış gösterdiğini ve sayıların son haftalarda daha da arttığı belirtilerek, kızamık nedeniyle ölümler olduğuna dair bilgilerin paylaşıldığına dikkat çekildi.

Deprem bölgesindeki Gaziantep’te de kızamık vakalarında artışların bildirildiği kaydedilen açıklamada, şöyle denildi:

"Haber sitelerinde paylaşılan haberler, sağlıkçılar arasında adeta dedikodu halinde yayılan vaka paylaşımları ülke genelinde giderek artan bir endişeye yol açmaktadır.
 
Salgının boyutunun ve nedenlerinin tespit edilmesi ve doğru önlemler geliştirilebilmesi saha çalışmaları ile mümkündür. Kızamık vakalarının belirlenmesi, analiz edilmesi ve yorumlanmasını içeren surveyans sonuçlarının sağlık otoritesi tarafından paylaşılmaması ve hatta vakaların duyulmasını engelleyici bazı girişimler endişenin daha da artmasına yol açmaktadır. Sonuçların ilgililerle şeffaf bir şekilde paylaşılmadığı takdirde surveyans çalışmalarının salgın kontrolüne faydası olmayacağı açıktır."

-DSÖ, artışa dikkat-

Açıklamada, Dünya Sağlık Örgütü"nün (DSÖ) Avrupa bölgesi kızamık ve kızamıkçık raporuna göre Türkiye son bir yılda (Nisan 2022-Mayıs 2023) bildirilen 457 kızamık vakası ile Rusya ve Tacikistan’ın ardından üçüncü ülke olduğu, son bir yılda bildirilen bu vakaların 343’ünün ocak ve şubat aylarında bildirilmesinin salgın boyutunun 2023 yılı ile artış gösterdiğine dikkat çekildi.

Kızamığın, solunum yoluyla yayılan oldukça bulaşıcı bir hastalık olduğu, virüsun havada ve infekte yüzeylerde 2 saate kadar aktif ve bulaşıcı olarak kalabildiği belirtilen açıklamada, şu ifadelere yer verildi:

"Kızamık ile infekte bir kişinin hastalığı aynı ortamda bulunan 10 kişiden 9’una bulaştırabileceği bilinmektedir. Yüksek bulaşma hızı nedeniyle aşısız, eksik aşılı ve hatta aşılı kişilerin de yüzde 3-4’lük bir grubuna bulaşabilmektedir. Ülkemizden DSÖ’ye 2023 yılında bildirilen vakalar incelendiğinde vakaların büyük çoğunluğunun 1-9 yaş arasında olduğu görülmektedir.
 Ülkemizde yıllarca sürdürülen başarılı bağışıklama programları sayesinde neredeyse eliminasyon aşamasına kadar getirilen kızamık hastalığının (2007-2010 yılları arasında kızamık vaka sayısı 10’un altındadır) ülkemizdeki artışının nedenlerinin dikkatle analiz edilmesi ve sonuçların paylaşılması gerekmektedir."

Türk Tabipleri Birliği (TTB) Pandemi Çalışma Grubu üyesi Prof. Dr. Esin Şenol da, Türkiye'de son aylarda kızamık vakalarında ciddi artış olduğunu belirterek, "Vaka görülen bölgelerde 6/9 ay- 15 yaş arası tüm çocuklara aşılı olup olmadığına bakılmaksızın mutlaka bir doz aşı yapılmalıdır" önerisinde bulundu.

TTB'nin ortak metninde yer alan önerileri de paylaşan Şenol, "Vaka görülen bölgelerde 6/9 ay- 15 yaş arası tüm çocuklara aşılı olup olmadığına bakılmaksızın mutlaka bir doz aşı yapılmalıdır" dedi.

Şenol, ikinci dozun ilkokul birinci sınıftan 48. aya çekilmesini, sağlık çalışanlarının kızamığa karşı bağışıklanması, mülteci- göçmen nüfusa yönelik koruyucu hizmetlere yoğunlaşılması, hastanelerde kızamığın yayılmasına karşı önlemler alınması uyarısında bulundu.

-Sağlık Bakanı Koca-

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca ise  bir süre önce  sosyal medya hesabından, kızamık vakaları iddialarına ilişkin, 

"Kaygı uyandıran 'kızamığa bağlı ölüm' iddiaları asılsızdır. Ülkemizde kızamık vakalarına bağlı ölümler olduğu yönünde medyada yer alan haberler gerçeği yansıtmamaktadır. Konuyla ilgili kaygı uyandıran iddialar asılsızdır" açıklamasını yapmıştı.
 

Editör: MERAL ÖZDEMİR