Nakşibendiliğin Menzil kolunun şeyhi, Abdülbaki Erol’un vefatının ardından tarikat üçe bölündü. Abdülbaki Erol hayattayken, oğulları Saki Erol, Fettah Erol ve Mübarek Erol’a halifelik vermişti. Böylece tarikat üçe bölünmüştü. Tarikata bağlı Semerkand Vakfı, Semerkand TV ve şirketler Mübarek Erol’a kalmıştı.
Tarikatın üçe bölünmesinin ardından başlayan tartışma Serhendî Vakfı’nın bazı vakıf ve derneklerle ilişkisini kesmesiyle devam ediyor. Vefat eden şeyh Abdülbaki Erol’un büyük oğlu Saki Erol’un kurduğu Serhendî Vakfı, müritlere talimat yazısı gönderdi. Yazıda, Saki Erol’un babası tarafından Menzil köyünün başına atanmış olduğu söylendi.
Saki Erol’un imzasıyla yayımlanan yazıda, “Şu 10 yıldır yolumuzun adaplarından çok uzaklaşıldığını gördük. Ğavs Hazretleri üzülmesin diye sustuk” denildi.
-Dergahlarda para toplanmayacak-
10 maddeden oluşan talimatlara göre artık dergahlarda para toplanmayacak, dergahlar için “okuma evi”, “çay ocağı” gibi tabirler kullanılmayacak. Dergahlarda siyaset konuşulmayacak, eserler bundan sonra Dehlevî Yayınları’ndan basılacak.
Serhenî Vakfı’nın müritlerine gönderdiği talimatlar şöyle:
“Sultanımız Şeyh Seyyid Muhammed Sâkî El-Hüseynî Hazretleri nin babası Ğavs Hazretleri talimatı ile daha vefat etmeden köyün başına nasb edilmişti. Sultanımız Şeyh Seyyid Muhammed Sâkî El-Hüseynî Hazretleri kendilerine intisab edenlere verdiği başlıca taâlimatlar şu şekildedir:
"Şu 10 yıldır yolumuzun adaplarından çok uzaklaşıldığını gördük. Ğavs Hazretleri üzülmesin diye sustuk."
Ama bunun neticesinde;
Biz şu 10 senedir asli vazifemizden uzaklaştık. Artık asli vazifemiz olan irşad faaliyetlerine yöneleceğiz. Bizim asli vazifemiz tekke ve medrese hizmetleridir. Yani irşad, ilimdir ve eğitimdir.
Tekkelerde para toplanması kesinlikle yasaklanmıştır. Bu para toplama âdeti tasavvuf yolunun ruhuna uygun bir durum değildir. Bu sebeple dergahlarda kesinlikle para toplanmayacaktır. Hizmetlere Hayr yapmak isteyenler için teşvik vardır. Ama telkin yoktur.
Dergahlar için okuma evi, çay ocağı gibi tabirler kullanılmayacaktır. Dergâh, tekke tabirleri dışında bizim kadim tarihimizde kullanılmayan yeni terimler kullanılmayacaktır. Sadece dergah ve tekke kelimesi kullanılacaktır.
Dergahlarda başkan kelimesi kaldırılmıştır. Bu gibi lakaplar tekke ehli için münasip değildir.. Tekkenin hizmetleri ile ilgilenen Başkan yerine dergâh sorumlusu kelimesi kullanılacaktır.
İlk önce, Tekke sonra Mekke usulü üzere ilimsiz tekke olmaz tekkelerimiz de ilim halkaları eğitim dersleri olacaktır.
Kur’ân-ı Kerîm, Sünnet-i Seniyye bu yolun büyüklerinin adabı, devletimize bağlılık bizim kadim usulümüzdür. Bu usulden İnşaAllah asla taviz vermeyeceğiz.
Dergahlarda ticaret ve siyaset konuşmak yasaktır. Dergâh bunların yeri değil irşad yeridir.
Gelenlere Emir siğası ile hitab, sert davranmak kırıcı olmak yoktur. Hepsi kardeşlerimizdir.
Her noktada geçmiş büyüklerimizin usulune dönülecektir.
Bundan sonra eserlerimiz Dehlevî Yayınları’ndan basılacaktır.”
(Kaynak Medyascope)
