CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Halkların Demokratik Partisi (HDP) eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş ile Diyarbakır eski Büyükşehir Belediye Eşbaşkanı Selçuk Mızraklı'yı Edirne Cezaevi'nde ziyaret etti. Özel, ziyaret sonrası açıklamalarda bulundu.
'SONU MUHTEŞEM OLACAK'
Demirtaş'ın avukatları tarafından görüşme öncesi kendisine verilen çağrı metnine değinen Özel, "Çağrı metnini okudum aslında bu çağrı metni çok şey söylüyor. Eğer toplumsal barıştan bahsedeceksek diyor Selahattin Bey bunu ilk önce bu işin esas sorumlusu bütün erkekler olarak kendimizden başlamalıyız ve hep birlikte ilk adımı atmalıyız. Kadınların bu kadar güvende olmadığı bir ülkede toplumsal varış nasıl sağlanabilir? Kendisi yaptığı bu çağın içerisinde 'içimizdeki erkeğe sesleniyorum' diyor. Ben Demirtaş’ın kitaplarımın hemen hepsini okudum. Seher‘deki ilk hikayede içimizdeki erkeğe vurgu yapıyor. Ben bunu söylediğimde gülümsedi, daha da gülümseten başka bir şey söyledim; Seher kitabında ilk hikaye 'içimdeki erkek'tir son hikaye de 'sonu muhteşem olacaktır' ile bitiyor dedim. Türkiye’de insanlar birbirini sevdikten toplumsal barışı hep beraber içselleştirdikten sonra nasıl 100 yıl önce sonu çok güzel olmuştu; Türkler ve Kürtler Türkiye’de yaşayan herkes dedelerimiz hep beraber büyük bir işgali sona erdirmiş genç bir Cumhuriyet kurmuşlardı, yine sonu muhteşem olacak. Bu sefer ilk yüzyılda yapamadıklarımız varsa hatalarımız eksiklerimiz varsa hepsini de hep birlikte onu arayacağız. Ve toplumsal barışa hep birlikte sağlayacağız" diye konuştu.
'TÜM AKTÖRLER KIYMETLİ'
Özel, ziyaretin daha önce planlandığını ancak bazı nedenlerle geciktiğine işaret ederek, "Bu ziyaret siyasi anlamı olan bir ziyarettir. Çünkü bölgeye yapılacak 6 gündeki 6 ziyaretin ilk günü bugündür. Bugün Selahattin Demirtaş ile görüşmeden, konuşmadan 6 günde 6 ilde olmanın bir anlamı olmazdı. Şunu açıkça ifade etmek istiyorum; Türkiye bir sorunu çözecekse, aşacaksa, geride bırakacaksa, silahlar bırakılacaksa, analar ağlamayacaksa, demokratikleşmeye önem verecekse, bunun adımı atılacaksa, tüm aktörler kıymetlidir. Ancak Selahttin Demirtaş gibi bir aktörün önemi de kalın kalın çizilmelidir. Gelecekte iyi şeyler olacaksa Türkiye için kimse kimseyi engellemeli. Kişisel çıkarlar üzerinden ya da siyasal çıkarlar üzerinden hesap yapılmamalı. Ulusal çıkarlar, 86 milyonun çıkarları birlikte gözetilmelidir" dedi.
'SAMİMİYET ÇAĞRISI YAPIYORUZ'
Özel, şunları söyledi: "O yüzden çok kolay bir muhalefet imkanı varken Sayın Bahçeli’nin bugüne kadar bize ve DEM'e söyledikleri, Erdoğan’ın dedikleri, bunları yapmak yerine uzatılan el doğrudur demeye devam ediyoruz. Bu süreci çok yakından temkinle dikkatle takip ediyoruz ve özellikle mutlaka ve mutlaka samimiyet çağrısı yapıyoruz. Bir samimiyet var mı yok mu bunun görülmesi lazım herkes kendine göre bir tarif yapıyor ben bir tarif yapacak değilim. Meselenin özü şudur; kimse ittifakının ya da partisinin çıkarını düşünerek bir şeyler yapmaya kalkmasın. Bu, bu milletin, Türkiye Cumhuriyeti’nin, Türkiye Cumhuriyeti yapan tüm insanların vicdanlarından döner. Kimse kimseyle alay etmesin. Kimse kimsenin aklını hafife almasın."
MECLİS VURGUSU
Ziyaretin siyasi bir anlamının da olduğunu kaydeden Özel, şöyle devam etti: "İlk yüzyılda yapamadıklarımızı hep birlikte onaracağız. Demirtaş'la memleketin tüm sorunlarını konuştuk; adalet sorununu, ekonomik krizi, bunların nasıl aşılacağını konuştuk. Hukukun üstünlüğü ve iyi bir yönetimin gerekliliğini konuştuk. En mutabık olduğumuz konulardan biri de TBMM'nin önemiydi. TBMM'nin odak olmadığı hiçbir karar şimdiye kadar sonuç vermedi, bundan sonra da vermeyecek. Demirtaş ve Selçuk Mızraklı ile iletişim halinde olmaya, birbirimizin görüşlerine ihtiyacımız olduğu her an görüşmeye devam etme konusunda da mutabık kaldık."