6 Şubat'taki depremlerin pek çok şeyi etkilendiğini belirten Görür, 'Deprem beklentim biraz değişti' diyerek çarpıcı uyarılarda bulundu.

Kahramanmaraş merkezli deprem felaketinin ardından açıklamaları dikkatle takip edilen Prof. Dr. Naci Görür'den çarpıcı uyarılar geldi.

YouTube üzerinden yayınlanan bir programına konuk olan Prof. Dr. Görür, "Türkiye'deki deprem beklentim benim biraz daha değişti" diyerek dikkat çeken yorumlarda bulundu. Görür'ün açıklamalarından satır başları şöyle...

''Benim deprem beklentim biraz değişti. 6 Şubat depremlerini çok normal, rastgele herhangi bir levha içindeki bir fayın deprem üretmesi gibi algılamamak lazım. Burada 3 levha bağıl olarak birbirlerine göre ciddi hareket yaptılar. En azından 7,5 metre. Bu levhaların bu boyutta hareket etmeleri onların yakın çevrelerindeki her şeyi etkiledi. Stres alanını değiştirdi. Stres bir fayın kendi içindeki kayayı kırmak için ihtiyaç duyduğu kuvvet. 

Bu levha hareketleri her fayın içine o kayaları kırmak için ihtiyaç duyduğu kuvveti yükledi. Depremin olduğu gün 'Hatay'a, Adana'a havzasına dikkat edin' dedik. 15 gün sonra Hatay'da 6.3 oldu. Adana'da bazı depremler oldu. Malatya'ya Elazığ tarafına dikkat edin dedik. Elazığ 2020'de deprem oluşturdu. Elazığ'da sorun görmüyorum. Hatta 'Adana, Kayseri, Sivas ve Bingöl'de deprem olursa şaşırmayın' dedim.

'FAYLAR ERKEN HAREKETE GEÇEBİLİR'

Doğu Anadolu'da stresi biriktirmiş, deprem oluşturma periyodu yaklaşmış olan faylarda erken harekete geçme olabilir.  Doğu Anadolu Avrasya ile Arap Levhası arasında sıkışıyor. Ne kadar sıkışmak demek o kadar stres. Bu hemen deprem olacak demek değil. İşte stres yükleme bardaktaki son damla görevini göreceği faylarda depremi önceye çekmiş olabilir.

'KAYSER CANLI FAY ÜZERİNDE'

Mesela Kayseri'de deprem oldu. Ama kimileri de çıkıyor; 'Kayseri'de 7 büyüklükte deprem olmaz' diyor. Kayseri halbuki canlı bir fayın üzerinde oturuyor. Üzerinde oturduğu fay 700 kilometre uzunluğunda. Bir fay depremi ne zaman oluşturur tekerrür periyodu dolarsa.  99 depremlerinden sonra biz bağırdık; 'Marmara tehlikede' diye. Çünkü 99 depremleri önemli ölçüde strese Marmara'nın altına yükledi. Normalde 99 depremleri olmasaydı depremi normal periyodunda bekleyecektik. Halbuki şimdi erkene çekti, onun için alarm veriyoruz.''

ŞENGÖR'ÜN ÇANAKKALE'YE GİDİŞİ

Celal Şengör'ün İstanbul'dan taşınma konusuna da değinen Görür sözlerini şöyle sürdürdü:

"Celal daha okulu bitirdiği, mezun olduğu zaman isteseydi dünyanın herhangi bir ünversitesinde en ünlü profesörlerden biri olurdu. Celal 'Biz Türkiye'de çalışacığız' dedi. İstese bugün bile istediği yere gider. Sırf İstanbul'da farkındalık oluşsun diye 'Ben İstanbul'u terk ediyorum' demiştir. Gittiği yerde Çanakkale, çok uzak değil. Ülkemizin yetiştirdiği ender bilim adamlarından biri. Özenli olmak lazım onun hakkında.'' 

 AFAD TRAKYA'DA ÇALIŞMALARA BAŞLADI

Deprem sonrası istanbul'u neler bekliyor sorusuna ise Görür şu yanıtı verdi:

"Bugünkü deprem bölgesine bakın alt yapı büyük ölçüde tahrip oldu. Doğal gazdan dolayı patlamalar oluyor. Yer yer yangınlar oluyor. Kanalizasyon sistemi içme suyu şebekesi bunlar birbirine karışıyor. Mikrobik bir ortam oluyor. 

İstanbul'un yollarını düşünürsen, yolların devreden hızla çıkacağı kesin. Dolayısıyla deprem sırasında insanlar kendi yakınları için koşacak, onlar da trafik oluştaracak. Onun için AFAD Trakya'da depolar oluşutruyor. Halk bunu yanlış anlıyor. Deprem mi gelecek falan? Stratejik olarak orası doğru bir yer. AFAD doğru yapıyor. Dolayısıyla Marmara dışından yardım bekleyeceksin. İstanbul'a yardım için bir düşünce varsa, birikim ve lojistiğimizi şimdiden Anadolu'da uygun bir yerlerde bekletmemiz lazım. 

En önemli yardım 72 saat içinden olur. En önemlisi bakın bir bina yıkıldığı zaman inanılmaz bir toz bulutu çıkıyor. 20 bin 30 bin binanın aynı yıkıldığı İstanbul'daki atmosferi düşünün. Toprak kirlenecek, su kirlenecek.''
(Milliyet)

Editör: EYYUP KAÇAR