Ferit Aslan

a7299131-6dcb-4c14-9e0e-1295a1f0c20c

Diyarbakır, Malatya, Sivas ve Malatya’da 97 yıl önce yapılan ve “Kamalist devrimin simgesel eserleri” kabul edilen Gar binalarının aynı olduğunu biliyor muydunuz?

Diyarbakır Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Derneği, erken Cumhuriyet döneminde devletin önemli teşebbüslerinden biri olan demiryolları ağları ve yapılan Gar binalarını ile ilgili pek bilinmeyen bir gerçeğe ışık tuttu. 

5a537b1a-6173-47b4-8a22-352a225710c4

“1930’larda inşa edilmiş Diyarbakır Tren Garı binası ülkeye yayılmak istenen modern mimarinin bir prototipi olduğunu, aynı tasarımın Malatya, Sivas ve Manisa Gar Binalarında da uygulandığını biliyor muydunuz? Sorusu ile başlayan Gar binalarının sırrı şöyle anlatılıyor. 

“Kemalist devrimi ülkenin her yanına taşıyan simgesi”

685b9b70-50a9-47bd-810f-6ea60283608b

Erken Cumhuriyet döneminde devletin en önemli teşebbüslerinden biri olan demiryolları olur. Demiryolları Kemalist devrimi ülkenin her köşesine taşıyan simgesel alanlardır. Gar binaları ise modern estetiğin görünen yüzü olarak kurgulanır.

Diyarbakır Gar binası 1935’te açıldı

Diyarbakır Gar Binası simetrik, süssüz cepheleri, yatay ve düz çatısıyla modern estetiğin Diyarbakır'daki önemli temsillerinden biridir. 1927 yılında başlanan demiryolunu yapımı 1935 yılında tamamlanabilmiştir. Garın açılışı, 1935 yılının Cumhuriyet Bayramı'nda Bayındırlık Bakanı Ali Çetinkaya'nın katıldığı bir törenle yapılır.

Aynı mimari tasarım Malatya, Sivas ve Manisa Gar Binalarında da görülür. Mimar Sibel Bozdoğan, gar binalarında aynı plan tipolojilerinin uygulanmasını merkezi devletin taşraya uzamasını simgeleştiren tekrara dayalı, kolayca tanınabilir, modern bir imge olarak tanımlar.

“Şehrin demiryolu etrafında gelişmesi hedeflenir”

4816a1b3-dc31-43fc-bcae-95f95ab34c16

Erken Cumhuriyet döneminde Anadolu'nun birçok şehrinde demiryolu bir cazibe merkezi olarak kurgulanır. Gar binasının yakınına yapılan lojmanlar, lokantalar ve çarşılar demiryolunun bir merkez olmasını, şehrin demiryolu etrafında gelişmesini sağlar.

“Sur’dan geç çıkış, demiryolu etrafında şehirleşmeyi engeller”

Fakat bu durum Diyarbakır'da mümkün olmaz. Tren Garı'nın o dönemdeki şehir merkezine uzak mesafede konumlanması, 1935'te yapılan Diyarbakır Şehir Planı'nda demiryolu hattının yeni kurulan şehrin çeperinde kalması ve halkın surların içinden ancak 1950'lerden sonra çıkabilmesi demiryolunun bir merkeze dönüşmesine engel olur. Özgünlüğünü koruyarak günümüze erişebilmiş olan yapı hâlâ Gar Binası olarak kullanılmaktadır.

Editör: FERİT ASLAN