Güneydoğu'nun kadim şehri Diyarbakır, tarihi boyunca stratejik konumu ve zengin kültürel mirasıyla dikkati çekti. Özellikle 19. yüzyılda bölgenin önemi daha da artınca, bu durum yabancı devletlerin de ilgisini Diyarbakır'a yöneltti.
Bu ilginin ilk somut adımı, İngilizlerin Diyarbakır'da bir konsolosluk açmasıyla atıldı. İngiltere'nin bu hamlesi, diğer büyük devletlerin de harekete geçmesine neden olduğu, Fransa, İran ve Rusya gibi önemli güçlerin de kısa süre içinde Diyarbakır'da konsolosluklarını faaliyete geçirdiği belirtiliyor.
Tarihi kaynaklarda yer alan bilgilere göre, Diyarbakır, İpek Yolu üzerinde bulunması ve bereketli topraklarıyla her dönemde cazibe merkezi olduğu belirtildi.
19. yüzyılda artan jeopolitik önemi, bölgedeki ekonomik ve siyasi gelişmeleri yakından takip etmek isteyen devletleri buraya çektiği ifade edilerek, konsolosluklar, sadece ticari ilişkileri geliştirmekle kalmadığı, aynı zamanda bölgenin sosyal yapısı ve siyasi atmosferi hakkında da detaylı bilgi topladıkları bildiriliyor.
İNGİLİZLERİN BÖLGEDEKİ ETKİSİ
Kaynaklarda, ''Özellikle İngiltere, Diyarbakır'a özel bir önem atfetmiş ve bölgedeki ticareti kontrol altında tutmaya çalışmıştır'' ifadeleri yer alırken, ilk İngiliz konsolosu William Richard Holmes'ın, yaklaşık altı yıl boyunca Diyarbakır'da görev yaparak bölge hakkında önemli raporlar hazırladığı belirtiliyor.