Diyarbakır’da yaşamın sur içinde devam ettiği yıllarda süregelen gelenek, büyük bir metropole dönüşen şehirde hala devam ediyor. 

Hemen hepimizin çocukken annesi tarafından başına konularak fırına gönderildiği bu plastik leğenleri bilmeyen yoktur. Kalkan balığını andıran Sur içindeki geniş avlulu evlerde kalabalık aileler, o zamanlar fırından ekmek almak yerine hazırladıkları hamurları çocukları ile fırına gönderir, ev ekmeği yaptırırlardı.Genelde bu görevler evin en küçüğüne düşerdi. Zaman zaman mızırdanarak yerine getirilen bu görevin sonunda fırından yeni çıkmış ekmeğin ucundan biraz kopararak yemenin keyfi bir başkaydı. Tabi bunu yaparken evde anneden azar işitmeyi de göze almak gerekirdi. Genelde azardan sonra, ‘ekmeği böyle koparma bereketi kaçar’ denir iş tatlıya bağlanırdı.

Whatsapp Görsel 2024 12 17 Saat 12.04.40 Fd9128C8

BİR EKMEK 7 TL

Bir leğen ekmek bir aileye ortalam 3-4 gün yeterdi. Hem o zamanki koşullar hem de kalabalık aileler nedeniyle hemen her evde mutlaka ev ekmeği yapılırdı ve tüketimi de geniş zamana yayılırdı. İşte o çocukluk yıllarında salçalı ekmek bir çoğumuzun vazgeçelmeziydi. Bu yöntem aynı zamanda aile ekonomisine de katkı sunardı. Ekmeğin maliyeti daha ucuza getirilirdi. Birçok fırında sıralar oluşurdu. Sur’da bu gelenek az da olsa bazı evlerde devam ediyor.  Ancak şaşırtıcı olan bu görüntülerin zaman zaman Kayapınar gibi lüks dairelerin arasında açılan fırınlarda da karşımıza çıkması. Bunun başında her ne kadar gelenekçi anlayış gelse de, artan ekmek fiyatlarından dolayı bazı aileler hala bu ekonomik yöntemi denemeye devam ediyor. Bir ekmeğin 18 TL’den satıldığı kentte, bir ev ekmeği ise 7 TL’ye pişiriliyor. 

Geriye dönüp baktığımızda zaman ve mekanlar değişsede gelenekler değişmiyor.

Editör: HABER MERKEZİ