DİSA'nın düzenlediği söyleşiye  konuk olan Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatrosu sanatçılarından Nurşen Adıgüzel, Perinaz Delazy, Zeycan Ateş ve Beyan Behmani,  tiyatro başta olmak üzere  sanat alanında kadın temsiliyeti, karşılaşılan zorluklar ve verilen mücadeleye ilişkin görüşlerini aktardı.
DİSA Yönetim Kurulu Üyesi Hatice Demir'in moderatörlüğündeki söyleşide oyunculardan Nurşen Adıgüzel, her alanda olduğu gibi tiyatroda da kadın temsiliyetinin hala problemli bir yerde durduğunu ifade ederek, "Diğer tiyatrolara nazaran Kürt tiyatrosunda bu durumun daha avantajlı bir konumda olduğunu söylemek mümkün. Ancak yine de yeterli değil. Kürt tiyatrosunun yükselişiyle beraber bu erkek düşünce kırılmaya başlandı. Kadın sanatçılar emeklerinin arkasında daha güçlü bir şekilde durabiliyor. Bu noktada bizimle beraber mücadele yürüten erkek arkadaşlarımızın da hakkını vermek gerekir" dedi.

 TOPLUMSAL CİNSİYETE DUYARLI SANAT ANLAYIŞI

"Tiyatroda kadın oyuncularının yahut kadınların var olması genellikle ajitasyon teması üzerine inşa ediliyordu" yorumunu yapan Perinaz Delazy de sözlerini şöyle sürdürdü:
"Ama biz artık güçlü, kendi ayakları üzerinde duran kadın figürleriyle dolu bir sanat anlayışının peşinden gidiyoruz. Asıl mesele bir kadının oyuncu olarak yer alması değil, toplumsal cinsiyet hassasiyetini ne kadar  yakalıyoruz."

Zeycan Ateş ise Diyarbakır'da  kayyımın ilk icraatlarından birinin tiyatroyu kapatmak olduğunu, ancak ekip olarak bu durum karşısında güçlü bir duruş sergilediklerini söyledi.
Bir kaç gün içinde ekibi yeniden toparladıklarını anlatan Ateş, "Kayyım geldiğinde ilk icraatlerinden biri tiyatromuzu kapatmak olmuştu. Biz bu durum karşısında muazzam bir örgütlenme gerçekleştirerek birkaç gün içerisinde ekibimizi yeniden toparladık. 
İlk zamanlarda 80 kişilik bir salondaydık, Amed halkının da destekleriyle şimdi gösteri yaptığımız binlerce kişilik salonlara sığmıyoruz. Bu bizim en büyük motivasyon kaynağımız" diye konuştu.

2-229

Beyan Behmani ise sahne önü kadar sahne arkasında da kadın emeğinin bulunduğunu, tiyatroyu  hem sahne önü hem de arkada verilen emekle birlikte bütüncül olarak ele alınması gerektiğini söyledi.
Söyleşi, katılımcıların soru ve yorumlarıyla sona erdi.

Editör: MERAL ÖZDEMİR