Millet Bahçesi'nde toplanan kadınlar, "Kadınlar Gazze İçin Yürüyor" temasıyla sloganlar atarak, çocuklarıyla birlikte İsrail'in Gazze'deki bebek, çocuk ve kadın katliamlarını kınayarak Çağlayan Cami'ye kadar yürüdüler.
Çocuklar, anneleriyle omuz omuza, ellerinde Filistin bayraklarıyla, İsrail'in katliam politikalarına karşı seslerini yükselttiler. Katılımcılar, Filistin'in haklı mücadelesine olan desteğini göstermek ve dünya kamuoyunu İsrail'in zulmüne karşı harekete geçmeye çağırmak için bir araya gelen kadınlar dua ederek sesiz bir şekilde dağıldılar. Çağlayan Camisinde toplanan kadınlar dört dilde Filistin’e destek açıklaması yaptı. Toplanan kalabalık adına basın metnini okuyan Muş Filistin İnisiyatifi Platformu üyesi Adife Yalçın, “Gazze’nin sesine ses veren kıymetli Basın Mensupları ve yüreği aylardır Gazze'de atan siz kardeşlerimiz; Bugün dünyanın dört bir yanında milyonlarca insan şehir meydanlarında Gazze için bir araya geldi. Gazze'de devam eden insan hakları ihlallerine karşı bir duruş sergilemek, masum insanların yaşadığı zorluklara dikkat çekmek ve dünya kamuoyunu bilinçlendirmek için şehir meydanlarında toplandık. Bu anlamlı günde, Gazze'de yaşanan soykırıma dikkatleri bir kez daha çekiyor uluslararası toplumu inisiyatif almaya davet ediyoruz. Bu yürüyüş, sadece birkaç kilometrelik bir mesafeden ibaret görünebilir. Asıl amacımız binlerce kilometre yürüyerek Gazze'ye gitmeye hazır olduğumuzu ifade etmektir. Amacımızın getirdiği güçlüklerin farkındayız. Bu yolda elimizden geleni değil yapılması gerekeni yapmaya devam edeceğiz” dedi.
Gazze halkına destek olmak için bir araya geldiklerini ifade eden Yalçın, “Gazze'de yaşanan ve insanlığın vicdanında derin izler bırakan acı gerçeği bir kez daha dünya gündemine taşımak için uluslararası toplumu harekete geçmeye davet ediyoruz. Gazze'de yaşanan insan hakları ihlalleri, sadece çevre ülkelerin değil, vicdan sahibi her insanın sorumluluğudur. Uluslararası toplum olarak, bu zulme dur demek ve Gazze halkına destek olmak için bir araya geliyoruz. Bu anlamda, şu talepleri önemle dile getiriyoruz: Derhal ateşkesin gerçekleşmesi ve bu soykırıma son verilmesi. İnsan haklarına saygı gösterilerek, Gazze'deki masum sivillerin korunması. Uluslararası toplumun, Gazze halkına yardım ve destek sağlamak için etkili adımlar atması. İşgalci İsrail'in Uluslararası Adalet Divanında soykırım suçu ile yargılanması. Filistinlilerin yaşam haklarının ve işgal edilen topraklarının teslim edilmesi. Mescid-i Aksa’ın özgürlüğüne kavuşması Bizler, Muş’ta bir araya gelerek, bu sesi yükseltiyor ve Gazze'deki acıyı dünyaya duyuruyoruz. Bu açıklamamız bu konuda bir şeyler söylemiş olmaktan öte insan olmanın bir gerekliliğidir. Nehirden denize özgür oluncaya dek, Gazze halkının yanında durmaya devam edeceğiz. Bu mücadelede bize destek olan her bir kurum ve sivil toplum örgütüne ve tek tek siz sevgili insan kardeşlerimize teşekkür ederiz” şeklinde konuştu.