Günümüze kadar değişim gösteren ve ehliyetle nüfus cüzdanının aynı karta dönüştürüldüğü Nüfus cüzdanının ilki 1889 yılında verildi. Osmanlı döneminde ''Devlet-i Aliyye-i Osmaniyye Tezkiresi'' adıyla verilen ilk nüfus belgesi, bugün kullandığımız kimlik kartlarının atası sayılabilir. Tek yapraklı, Osmanlıca yazılmış bu belgelerde kişinin mesleği, fiziksel özellikleri gibi detaylı bilgiler yer alırdı. Ancak, nüfus kayıtlarına dayanmadıkları için resmi işlemlerde pek kullanılmazlardı.
CUMHURİYET'İN İLANIYLA SİSTEM DEĞİŞTİ
Cumhuriyet'in ilanıyla birlikte nüfus sistemi de büyük bir dönüşüm geçirdi. Latin alfabesine geçişle birlikte nüfus cüzdanları da yeni harflerle yazılmaya başlandı. Soyadı kanunu ile birlikte nüfus cüzdanlarına soyadı bilgisi eklenirken, değerli kağıt olarak kabul edilmeye başlandı.
TC'LER 23 YIL ÖNCE EKLENDİ
1976'dan itibaren kart tipi nüfus cüzdanları kullanılmaya başlandı. Bu kartlarda kişinin fotoğrafı, kan grubu, dini gibi bilgiler yer alırdı. 2001 yılında ise nüfus cüzdanlarına T.C. kimlik numarası eklendi.
Günümüzde ise cipli kartlar kullanılmaya başlandı. Yüksek güvenlikli ve taklit edilemez özellikteki bu kartların, kişisel bilgilerin daha güvenli bir şekilde saklanmasını sağladığı kaydediliyor.
NÜFUS CÜZDANININ HİKAYESİ VE DETAYLAR
İlk nüfus belgelerinde kişinin fiziksel özellikleri, mesleği gibi birçok detay yer alırdı. Osmanlıca'dan Latin alfabesine geçiş, nüfus belgelerindeki en büyük değişimlerden biriydi. Nüfus cüzdanları, zamanla daha güvenli hale getirilerek değerli kağıt olarak kabul edildi. Çipli kimlik kartları ile birlikte nüfus belgeleri dijitalleşme yolunda önemli bir adım oldu.
Nüfus cüzdanları sadece bir kimlik belgesi olmaktan öte, bir toplumun tarihine ve değişimine ışık tutan önemli birer doküman niteliğindedir.