Geçenlerde Ankara'da Basın İlan Kurumu'nun (BİK) Anadolu temsilcileri seçimindeydim. Heyecan doruktaydı.
Çünkü bu yıl ilk defa İnternet Haber Sitesi Sahipleri de temsilci seçiyordu.
Eee tabii, dijital çağdayız. Yerel gazetelerimiz internet siteleriyle de var olmaya çalışıyor. Ama durum pek iç açıcı değil. Eskiden ''gazetecilik öldü'' derlerdi, şimdi ''yerel gazetecilik ölüyor'' diye feryat ediyoruz.
Neden mi?
Çok basit: Para yok! Özel reklamların çoğunu çok uluslu sosyal medya devleri kapıyor. Yerel sitelere kalan tek gelir kaynağı BİK'ten gelen ilanlar. O da ne yazık ki günden güne eriyor.
Düşünsenize, sadece Diyarbakır'da yüzlerce ilan BİK'i pas geçerek verilmiş.
Gerekçe?
''Maliyetli oluyormuş!'' E kardeşim, madem maliyetten kaçıyorsunuz, o zaman tüm ilanları BİK üzerinden verin, maliyeti de ihaleyi alan müteahhit karşılasın! Hem şeffaflık olur, hem de şaibeler ortadan kalkar. Mis gibi çözüm.
Neyse ki Ankara'daki seçimlerde bu sorunları dile getirecek internet haber sitesi temsilcileri de seçildi. Kürşat Tuncel ve Hürmüz Seda Köktener, BİK'teki küçülen pastayı büyütmek için kolları sıvayacaklar. Umarım başarılı olurlar da yerel basın biraz nefes alır. Yoksa yakında yerel haberleri sadece Instagram story'lerinden mi takip edeceğiz?
Bu arada, Anadolu Gazete Sahipleri Temsilciliği'ne Tahir Gülebak, Erdoğan Erişen ve Mehmet Ergün geldi.
Türkiye Gazeteciler Konfederasyonu adayları 5-0 yapmış oldu. Tebrikler.
Bakalım yeni temsilcilerimiz yerel basının sorunlarına çözüm bulabilecek mi? Hep birlikte göreceğiz.
