İbadethane olarak yapıldı… Cezaevi, daha sonra askeri sevkiyat yeri olarak kullanıldı…. Mahkumlar odalarında prangalara vuruldu….

Onarıma alındığında alt odalarının duvarlarında prangaların olduğunu görgü tanıkları anlatıyor.  

Kitabesinden İnaloğulları zamanında, 1150-1151 yılında yapıldığı belirtilmektedir…
 
Kaynaklarda Mardin Kapısı’nın iki girişi birleştirilerek yapıldığını öğreniyoruz…

Bu da, bir zamanlar Mardin Kapısında üç tane giriş kapısı mı vardı…? sorusunu akla getirmektedir.
Gittim. İnceledim. O girişlerin izlerini gördüm…. Fotoğrafladım.… 

Odalarında prangalar vardı..

Fotoğraf: Hz. Ömer Camii girişlerinden biri 

Bu yapı Diyarbakır'ın Sur ilçesinde yer alıyor…. 
Mardin Kapısı'nın batısında iç tarafından surlara dayandırılmış bir durumdadır…
Burası neresi ? diye merek ettiniz değil mi…. Bir camiden söz ediyorum.. 

Bu cami, halk arasında Hz. Ömer Camisi olarak tanınır… Kitabesinde Mescid-i Şeddad ismi geçtiği için camiye Ömer Şeddad Camisi ismi verilmiştir…   

Cami onarıma alındığında Mardin Kapılı vatandaşların boyunlarına kumbaralar takarak çarşı Pazar cami onarumı için para topladıkları söylene gelmektedir…

Kitabesinde İnaloğulları zamanında, 1150-1151 yılında yapıldığı belirtilmektedir.... Amma  
bazı kaynaklar, bu yapının 1145 (H.540) yılında Nisanoğlu Ebu Ali Hasan'ın hüküm sürdüğü dönemde yaptırıldığını, bu dönemde, Mardin Kapısındaki burçların bir bölümü Halife Mutezid tarafından yıktırıldığı, ancak Halife Muktedir Billah tarafından yıktırılan yerlerin onarıldığı iddia edilmektedir…

1150-1151 yılında ise İnaloğulları döneminde bugünkü Mardin Kapısı açık bırakılarak diğer ikisinin açık kalan bölümlerinin sağ tarafındaki boşluklar kapatılıp, Mardin Kapısı’nın hemen yanındaki surlara içten dayandırılarak bir mescit haline getirildiği belirtilmektedir…. 

Cami, Çeşitli dönemlerde onarımlar ve eklemeler geçirmiştir. Bu nedenle, caminin mimari yapısında farklı dönemlerden izler görmek mümkündür…. 

Odalarında prangalar vardı..

Hz. Ömer Camii, özgün mimarisiyle dikkat çekmektedir… Taş ve tuğla kullanılarak inşa edilmiş olan cami, Diyarbakır'ın tarihi dokusuna önemli bir katkı sağlar.
  
Yapıya üç kapıdan girilmektedir…. 

Caminin plan düzeni ince uzun dikdörtgen şeklindedir… 
Enlemesine dikdörtgen plan tipine sahip olan cami üç bölümden oluşmaktadır…
Mekân ortada oval, yanlarda yarım küre formlu birer kubbe ile kapatılmıştır… 
Konumundan dolayı düzensiz bir mimari şeklini yansıtmaktadır…. 
Mimarı bakımından, Osmanlı mimarisinde herhangi bir cami tipine benzememektedir… 
1940 lı yıllarda ceza evi ve askeri sevkiyat yeri olarak kullanılan cami, onarıma alındığında alt odaların duvarlarında prangaların olduğu görgü tanıklarınca anlatılmaktadır…

Onarımdan sonra tekrar ibadete açılan cami, kesintisiz cami olarak günümüze kadar gelmiştir…