Türkiye'de uzun yıllardır süregelen bir fenomen var: Saadet zinciri benzeri vaatlerle dolu oluşumlar.

İnsanlara kısa sürede zengin olma hayali satılıyor.  Ancak bu vaatlerin sonucu genellikle hüsranla bitiyor.

Peki, neden insanlar hala bu tür oluşumlara rağbet gösterir.

Saadet zinciri gibi yapılar, insanların çabalarını ve paralarını aldatıcı vaatlerle cezbetmeye devam ediyor. 

Yakın tarihimizde patlayan balonlarla iflas eden dolandırıcılarla dolu bir dönem yaşandı. Ancak bu deneyimlerden ders çıkaran pek az insan var gibi görünüyor. Bir umutla, yine aynı tuzağa düşülüyor

Son zamanlarda Türkiye'nin bazı isimlerinden sık sık televizyonda, haber sitelerinde "kısa olarak zengin oldukları"nı anlatan açıklamalar sunulur.

Bu kişiler, küçük bir yatırımla servetlerini artırdıklarını öne sürüyor. Ancak bu iddialar ne derece doğru.

Örneğin, 500 ya da 700 lirayı borsada bir şirkete yatırarak paranın birkaç ay içinde milyon lirayı bulacağını söyleyenler var. 

Bu tür iddialar, saadet zincirlerinin bir türü gibi geliyor bana.

Televizyonda ya da YouTube'da izlediğim kişiler arasında yazılarını takip ettiklerim ve programların ayrıntıları beni şaşırtıyor. 

Bu programlar ya bu kişilerden habersiz yapay zeka yoluyla yapılıyor ya da bu kişiler gerçekten bu iddialarda bulunuyor. Her iki durumda da sonuç, izleyici ve takipçiler için yanıltıcı ve tehlikeli.

Topluma mal olan ve toplumsal örnek içeren bu kişilerin, bu tür iddialarla ilgili daha dikkatli olmaları gerekir. 

İnsanlar, kısa yoldan zengin olması hayaline kapılmadan önce iki kere düşünmeli. Aksi takdirde, hayallerin peşinde koşarken ellerindekini de kaybetmeleri kaçınılmaz olur.

Sonuç olarak, kısa sürede zengin olma hayali her zaman aldatıcı gelir. Bu nedenle, kısa yoldan zengin olma hayaline kapılmadan önce iki kere düşünülmeli.