Geçtiğimiz günlerde Bingöl’de yaşanan dehşet verici olay, toplumun güvenliği ve sistemin işleyişi konusundaki ciddi eksiklikleri bir kez daha gözler önüne serdi.
Madde bağımlısı ve sabıka dosyası kabarık 20 yaşındaki bir genç, elindeki ekmek bıçağıyla 4 kişiyi öldürüp 5 kişiyi yaralayarak ortalığı kana buladı. Ancak olayın ardındaki gerçekler, bu trajedinin önlenebilir olduğunu gösteriyor.
SUÇLU KİM?
Saldırganın cezai ehliyeti olmadığı ve daha önce de kendi ailesine zarar verdiği biliniyordu. Babası, oğlunun hastanede tedavi edilmesi için defalarca başvurmuş, ancak hastane ''yatarak tedaviye gerek yok'' diyerek talebi reddetmişti.
Ne gariptir ki, tedavi görmesi gereken bir kişi sokaklara bırakılarak adeta bu katliama davetiye çıkarılmıştı.
SİSTEMATİK İHMALLER
Saldırgan, saldırıyı gerçekleştirdiği tarihten sadece 5 gün önce cezaevinden çıkmıştı. Geçmişte de en sık işlediği suçlar arasında insanları bıçaklamak yer alıyordu.
Mahkemede savcıyı tehdit etmiş, duruşmada olay çıkarmış, ancak sadece bir ay tutuklu kaldıktan sonra serbest bırakılmıştı. Bu süreçte yetkililerin, saldırganın tehlikeli olduğunu görememesi büyük bir ihmalkârlık örneği değil de nedir?
ÖNLENEBİLİR BİR FELAKET
Eğer hastane, saldırganın babasının talebini kabul edip gerekli tedaviyi uygulasaydı, bu katliam yaşanır mıydı? Ya da mahkemeler, defalarca cezaevine girip çıkan bu kişinin hastaneye sevk edilerek tedavi görmesini sağlasaydı, bu trajedi önlenebilir miydi?
Bu sorular, Türkiye'de son zamanlarda artış gösteren benzer olayların arkasındaki ihmalleri ve sistemin eksikliklerini sorgulatıyor.
Bu olay, tekil bir vakadan çok daha fazlasını temsil ediyor.
Türkiye'de benzer ihmal ve hatalar, toplumun güvenliğini tehdit eden birçok olayın yaşanmasına neden oluyor.
Sistem, suç işleme potansiyeli yüksek kişilerin rehabilitasyonunu ve topluma kazandırılmasını sağlamak yerine, onları sokaklara bırakarak yeni trajedilere davetiye çıkarıyor.
YETKİLİLERE ÇAĞRI
Bu ve benzeri olayların tekrar etmemesi için yetkililerin daha duyarlı olmaları ve gerekli önlemleri almaları şart. Olayda ihmali olanların da hesap vermesi, bu tür trajedilerin önlenmesi için kritik öneme sahiptir. Aksi takdirde, bu tür olayların arkası kesilmez ve toplum olarak her an yeni bir trajedi ile karşı karşıya kalabiliriz.
Bingöl saldırısı, göz ardı edilen tehlikelerin ve ihmallerin ne kadar büyük sonuçlar doğurabileceğini gösteren acı bir örnek olarak hafızalarımızda yer alacak.
