Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanı Serra Bucak'ın Zürih gezisi, şehrin geleceği adına umut verici bir tablo çiziyor.

Ancak, bu umutların gerçeğe dönüşmesi için aşılması gereken engeller de yok değil. 

Bucak'ın Zürih'te incelediği ''kaynağında çöp ayrıştırma modeli'', Diyarbakır için planlanıyor. Diyarbakır, artan nüfusu ve plansız kentleşmesiyle çöp sorunu yaşıyor.

Zürih'te çöplerin yarısının geri dönüştürülmesi, yarısının da enerjiye dönüştürülmesi, kulağa hoş geliyor. Ancak, bu modelin Diyarbakır'da uygulanması, Zürih'teki gibi 1800'lere dayanan bir altyapı ve bilinç gerektiriyor. 

Bucak'ın ''insanları bilinçlendirme eğitim meselesi'' olarak nitelendirdiği konu, işin en kritik noktası. Diyarbakır halkı, çöplerini ayrıştırma konusunda ne kadar istekli olacak? Bu konuda ne kadar bilinçli? Zürih'te olduğu gibi, çöplerini ayrıştıranlara teşvik, ayrıştırmayanlara ceza uygulanacak mı?

Bir diğer önemli nokta ise, EKAY (Entegre Katı Atık Yönetimi) Tesisleri'nin durumu. Bucak, bu tesislerin varlığından bahsediyor, ancak tesislerin kapasitesi ve teknolojik yeterliliği hakkında detay yok. Zürih'teki gibi Avrupa'nın en büyük tesislerinden biriyle, Diyarbakır'daki mevcut tesislerin kıyaslanması ne kadar gerçekçi?

Bucak'ın Zürih gezisi, Diyarbakır için bir ilham kaynağı olabilir. Ancak, bu ilhamın gerçeğe dönüşmesi için somut adımlar atılması gerekiyor. 

Geçmişte ''model şehir'' vizyonlarıyla defalarca hayal kırıklığına uğrayan Diyarbakır, bu kez Zürih modelini gerçeğe dönüştürebilecek mi? 

Zürih'in pırıl pırıl refah dolu sokakları ve kusursuz geri dönüşüm sistemi, Diyarbakır'a bir umut ışığı olur mu? 

Zürih modeli Diyarbakır'da belki de gerçek olabilir. Aksi takdirde bu model de geçmişteki başarısız denemeler gibi tarihin tozlu sayfalarında yerini alacaktır.