Güneydoğu'da son zamanlarda  gastronomide önemli gelişmeler yaşanıyor. Özellikle gastronomi turizmine yönelik talebin artması, mutfağına güvenen kentleri hareketlendirdi.

Destinasyonlar arasına gastronominin de dahil edilmesi, bu yönde potansiyele sahip kentleri, adeta coğrafi tescil alma yarışına soktu. Bunlardan biri de Diyarbakır. 

Yapılan araştırmalarda, Türkiye'de yerli turistlerin gastronomi turizmi amacıyla en fazla ziyaret etmek istedikleri coğrafi bölge Güneydoğu Anadolu Bölgesi oldu.

Bunun da farkına varan kent yöneticilerinin son zamanlarda düzenledikleri etkinlikler, Diyarbakır'ın tanınırlığının artması ve bu konuda söz sahibi olması açısından önemli.

Diyarbakır'da geçtiğimiz günlerde 3 gün süren ''1. Mezopotamya Gastronomi Zirvesi'' kente bu alanda hareketlilik getirdi. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ve Karacadağ Kalkınma Ajansı desteği ile kurulan Gastro İnovasyon Merkezi ev sahipliğinde, Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası, Özyeğin Üniversitesi Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümü ve Yerküre Yerel Çalışmalar Bilimsel Araştırma Kooperatifi olarak Mezopotamya Gastronomi Zirvesi'nde önemi bakımından bir an önce hayata geçirilmesi gereken kararlar alındı.
 
Toplam, 37 bilim insanı, gastronomi alanında çalışan şef ve araştırmacı, bilgi ve deneyimlerini aktardığı zirveden çıkan ve atılması gereken 4 adım arasında dikkati çeken bir başlık yer aldı. O da Diyarbakır'ın; “şehir mutfağı” değil, “Mezopotamya mutfağı” konseptiyle ele alınması gerektiği. “Mezopotamya Mutfağı”nın bir etnografik kavram (kültür oluşumlarını takip eden ve araştıran bilim) olarak geliştirmek gerektiği vurgulandı.

Diyarbakır 9 bin yıldır yaşamın kesintiye uğramadan sürdürüldüğü bir yer. 12 bin yıllık geçmişe sahip Şanlıurfa'daki Göbeklitepe'den yaklaşık 500 yıl daha eski yerleşim yeri olan Körtiktepe bu kadim kentte yere almaktadır. 

Ayrıca, küçükbaş hayvanların 12 bin yıl önce ilk evcilleştirildiği, buğdayın düzenli olarak ilk yetiştirilmeye, yani tarımın ilk yapıldığı Çayönü höyüğü de yine kent sınırları içinde yer almaktadır. 

Bir çok medeniyetin izini taşıyan Diyarbakır köklü bir mutfağa sahiptir. Diyarbakır mutfağı yerine Mezopotamya mutfağı konsepti ile ele alınması yerine bir  karar.

Mezopotamya mutfağının tarım, tarih ve kültürel mirasla birlikte ele alınarak değerlendirilmesinin daha yararlı olacağı vurgulanması yerinde bir tespit.

Bölgenin maruz kaldığı eşitsizliklerden tutun da paylaştığı tarih, coğrafya ve iklime kadar bütün unsurlarının öne çıkarılması için herkese görev düşüyor.