Tarihi ve kültürel zenginlikleriyle ünlü olan Diyarbakır, maalesef değerlerine sahip çıkmıyor.
Diyarbakır, Güneydoğu Anadolu'nun ortasında, Mezopotamya'nın kuzeyinde yer alan bir şehir. Stratejik bir konuma sahip olması, uzak bölgeleri denizlere ve liman şehirlerine bağlaması, ana yollar üzerinde bulunması ve Akdeniz sahillerini Basra Körfezi'ne, Mezopotamya'yı da Karadeniz sahillerine bağlaması nedeniyle birçok medeniyetin izlerini taşıyan bir merkez haline gelmiştir.
Diyarbakır, Dicle Nehri ile verimli toprakların birleştiği bir noktada yer alır ve Mezopotamya'nın "Bereketli Hilal" olarak adlandırılan bölgesinin merkezini oluşturur. 9 bin yıldır yaşamın kesintisiz devam ettiği bu topraklar, tarih öncesi dönemlerden günümüze kadar birçok medeniyete ev sahipliği yapmış ve farklı kültürlere ışık tutmuştur.
Tarihi ve kültürel zenginlikleriyle ünlü olan Diyarbakır, maalesef değerlerine sahip çıkmıyor.
Geçmişte Diyarbakır'ın ileri gelenleri, yaz aylarının sıcağından kaçmak ve vakit geçirmek için Dicle Nehri yamacında köşkler inşa etmişlerdir. Atatürk'ün uzun süre kalması nedeniyle Gazi Köşkü adını alan yapının da yer aldığı bu bölgedeki köşklerden Pamuk Köşkü kaderine terk edilmiş durumda.
Diyarbakır'ın bir zamanlar gözde yapıları arasında yer alan Pamuk Köşkü'nün bugün o eski ihtişamından eser kalmadı. Metruk yapıya dönüşen, yıkık, dökük bir hal alan köşk, içki, uyuşturucu kullananların mekanı haline gelmiş durumda.
Tescillenmediğini öğrendiğimiz bu yapının böyle kaderine terk edilmesi yerine, düzenlenerek turizme açılması daha yerinde olmazmıydı.
Köşkün bu durmu vatandaşlar arasında tepkilere yol açmaktadır ve yetkililerin bu ve benzeri yapıları koruma altına alması gerektiği yönünde talepler artmaktadır.
Ali Emiri'nin de güzelliği karşısında etkilenerek dizelerine konu ettiği Pamuk Köşkü'nün yine eskiden olduğu gibi çiçeklerle, ağaçlarla ve kuş sesleriyle dolu olduğu görünüme kavuşması her kesimin önerisi. Diyarbakır'ın sahip olduğu değerlerden biri olan köşk, ayakta kalma mücadelesi veriyor.
Diyarbakır'ın değerlerine yeterince sahip çıkılmaması, şehrin tarihi ve kültürel zenginliklerinin yok olmasına neden olmaktadır.
Yetkililerin bu değerleri korumak ve restore etmek için gerekli önlemleri alması, Diyarbakır'ın geçmişine ve kültürel mirasına sahip çıkılmasını sağlayacaktır.
