Gürültüyü seven bir toplum olduğumuzdan mıdır bilinmez, eğlendiğimizde bile sesimizi yükseltiriz.
Gürültüyü seven bir toplum olduğumuzdan mıdır bilinmez, eğlendiğimizde bile sesimizi yükseltiriz.
Gürültü, adeta genlerimize işlenmiş gibi. Elbette eğlenmek, oynamak, halay çekmek güzel şeyler; kimse buna itiraz etmiyor. Ancak gece yarısından sonra bu faaliyetlere devam etmek hiç de doğru değil.
Eğlenirken başkalarını rahatsız ettiğimizin farkında bile değiliz ve işin dozunu çoğu zaman kaçırıyoruz. Herkesin aynı duygu ve düşünce içinde olmayabileceğini göz ardı ediyoruz.
Empati yapmıyoruz.
Özellikle düğün konvoylarının gece yarılarında kornalar çalarak tur atmaları, zaman zaman yollarda durup inerek davul zurna eşliğinde oynamaları artık rahatsız edici boyutlara ulaştı.
Bir de düğün salonundan döndükten sonra gelin ve damadı eve getirirken, evlerin önünde oynama adeti başladı.
Gelin ve damat evinin önünde, gecenin ilerleyen saatlerinde zılgıtlar çekmek, bağrışmak, havai fişekler atmak da işin ayrı bir boyutu.
Yani insanın ''Pes'' diyesi geliyor.
Zaten düğün salonunda saatlerce eğlenmişsiniz, bir de gelin ve damat evinin önünde oynamaya insanları rahatsız etmeye gerek var mıdır?
Çevrede insanların uyuduğunu, belki hastalarının olduğunu, uyuyan çocuklarının bulunduğunu, ya da sabah işine gidecek olanların uykusunu bölmenin doğru olmadığını düşünmüyor musunuz?
Gereksiz gürültüyle çevreyi rahatsız etmenin bir anlamı var mı?
Geçtiğimiz günlerde şahit olduğum bir olayı paylaşmak istiyorum.
Gencecik evladını kaybeden acılı anne-babanın oturduğu evin yanındaki eve, olaydan bir gün sonra düğün konvoyu geldi.
Konvoydakiler, evin önünde müzik eşliğinde zılgıtlar çekerek uzun süre oynadı.
Belki konvoy, o evde taziye olduğunu bilmiyordu; ancak yine de düşünceli olmak lazım.
Düğün salonunda düğününü yapmış bitirmişsin. Bir de gelip gelin damat evinin önünde zılgıtlar çekerek oyunlar oynamaya, insanları rahatsız etmeye gerek var mı?
Dedim ya, toplum olarak empatiden yoksunuz.
Kimse, "Bir gün aynı şeyi ben de yaşayabilirim" diye düşünmüyor.
Sadece bu konuda değil, her konuda empati yapmamız gerekmez mi?
''Benim bu yaptıklarımı, bir gün başka biri bana yaparsa nasıl karşılarım'' diye düşünüp buna göre hareket edersek, daha doğru olmaz mı?
Empati yapmayı unutmamak dileğiyle...