SARAYKAPI 

Surların kapladığı alanın kuzeydoğu köşesinde adeta yay biçiminde bir duvarla şehirden ayrılan iç kale, etrafında bulunan surlarla bir açıdan dış kalenin minyatürü gibidir. Yapım tarihi olarak kaynaklarda yer alan bilgilere göre, iç kalenin Hurriler Dönemi’nde yapıldığına dair ortak bir karar mevcuttur.  

Hurilere dayandırılan içkKalenin etrafı Bizans Döneminde 349 yılında dış surlarla çevrildiği de söylene gelmektedir.

Artuklular yönetimindeyken önemli değişikliklere uğramış olan kentin yönetim merkezi içkaledir. İçkale 15.yüzyılda Yavuz Sultan Selim döneminde o dönemdeki Diyarbakır yönetimi gönüllü olarak Osmanlılara katılması ile başlayan Osmanlı yönetiminde içkale son halini almıştır. 

İÇKALEDEKİ KAPILAR


  
İçkalenin de dört kapısı vardır. Bunlar; Saray, Oğrun, Küpeli, Fetih adlı  kapılardır.. Fetih ve Oğrun kapıları dışa; saray ve küpeli kapıları ise kente açılmaktadır. Toplamda 16 burçtan oluşan İç Kale’nin burçlarından her biri değişik işlevlerle donatılmıştır. Silah mühimmat deposu, tahıl ve yiyecek deposu, hapishane, askeri araç gereç deposu gibi işlevlerde kullanılmıştır. 

Artuklu ve Osmanlı döneminde içkale surları birçok onarım görmüştür.  
Günümüzde Kültür ve Turizm Bakanlığı ve Diyarbakır İl Valiliği’nin birlikte yürüttüğü içkale restorasyonu projesiyle içkalede bulunan yapılar restore edilerek, burada bulunan tarihi yapıların çeşitli risklerden uzaklaştırılmaya çalışılması sağlaştırılmıştır.

Bu projenin tamamlanması ile Diyarbakır’ın taşınmaz kültürel mirasları turizm alanında işlevlendirilmiş duruma getirilmiştir. Bununla birlikte içinde bulunduğu tahribat ve çökme tehditlerinden uzaklaşarak Diyarbakır’ın ve ülke turizmine kazandırılmıştır. 

Tarihte vilayetin yönetim merkezi olan içkalede Artuklu Sarayı, Hz. Süleyman Camii ve 27 Sahabe Türbesi, Saint George Kilisesi, Aslanlı Çeşme, Artuklu Kemeri’nin yanı sıra kamu yapılarından Jandarma Binası, Eski Cezaevi, Kolordu Binası, Adliye A ve Adliye B Binaları, Komutan Atatürk Müzesi bulunmaktadır. 

Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi ve TOKİ’nin birlikte yürüttüğü Kentsel Dönüşüm Projesiyle Hz. Süleyman Cami ve çevresi özgün yapısı bozulmadan restore edilerek tarihi yapı içinde bulunduğu risklerden uzaklaştırılmaya sağlanmıştır.