Çocukların ilk dişi çıktığında Diyarbakır adetlerine göre aile, eş-dost, konu-komşunun katılımıyla şenlik yapılır, eğlenceye dönüşür vur patlasın çal oynasın

Eğlence bitiminde bir bez veya büyükçe bir sini yere konur, ortaya da diş çıkarmış çocuk oturtulur ve önüne-etrafına tarak, makas, iğne, iplik, Kur’an’ı Kerim, kitap, kalem vs şeyler konulur.

Adetlere göre; çocuk ilk elini hangi şeye atıp tutarsa, ilerideki yaşamında o mesleği seçmiş olur veya o meslek dalının grubuna dahil olduğu öngörülür... 

Tabii çocuk bir şeye elini atıp, tutunca, davetliler sevinçle alkışlar ve hedik yemeğe geçilir.. Hedik aşı, nohut ve buğdaydan yapılan bol baharatlı çok lezzetli bir yemek türüdür… Bazı bölgelerde bu adette yakın olan göbek bağı gömme olayı vardır. Doğan çocuğun göbek bağını anne-baba seçtikleri meslek grubunun olduğu işyeri, çalışma bölgesinin bahçesine gömerler, misal doktor olmasını isterlerse hastanenin bahçesine gömerler… 

KİRVELİK

Erkek çocuğu olan baba, sevdiği, saydığı birine oğlunun kirvesi olmasını teklif eder. Sünnet düğününde bu kişinin kucağına çocuklarını oturtarak sünnet ederler, işte bu kişiye kirve denir. Kirve olacak kişi bütçesine göre çocuğa hediyeler alır, yapılan törenlerde bulunur. Sünnetten sonra kirve ve ailesi baklavalar açar sünnet yapan ailenin bütün fertlerine hediyeler alıp ziyarete gider. Bu ziyaretten birkaç gün sonra sünnet yapan aile aynı şekilde kirve evine giderler. Böylece iki aile birbirini yakın akraba olarak kabul ederler. Birbirinden kız alıp vermezler. Kirve aileden biri sayılır ve sevilir.

KAN KARDEŞLİĞİ

Çocukluk, ergenlik veya gençlik dönemlerinde birbirlerini seven-sayan kişiler, parmak ya da bilek kısmının herhangi bir yeri kesip kesilen yerlerde kanlarının karışması sonucunda kan kardeşi olurlar. Kan kardeşliği ölene kadar birbirlerini kollarlar ve birbirlerinin dertlerine, kederlerine neşelerine ortak olurlar. 

Kan kardeşi olduklarında bu konuda birbirlerine yemin ederler… Bu kan kardeşlik olayı genelde gayr-ı meşru işlerle uğraşan gruplar arasında yaygındır, birbirleri için ölüme bile giderler çünkü kan kardeşliği onlar için kutsaldır… 

AHİRET BACILIĞI

İki kadının sıkı dostluk, muhabbet, duygu-düşünce uyuşmasından dolayı bu sevgiyi pekiştirmek ve ölümsüzleştirmek için birbirlerine verilen söze akitte denir. Beyinsel düşünce kafa dengi olanlar kendi aralarında birbirlerine ve Allah'a karşı verilen söz, anlaşmayı bir mevlit vererek konu-komşu ve dostlarına yaymış olurlar…

Ahiret bacılığı genelde dindar kesim arasında vuku bulur, çoğu zaman ahret bacıları birbirlerinden kız alıp-verip dostluğu daha da pekiştirirler… 
Kaynak:Aziz Erim, Birsen İnal